Devre Mülk Dolandırıcılığı
İçindekiler
- 1 Devre Mülk Dolandırıcılığı Nasıl Yapılmaktadır?
- 2 Devre Mülk Dolandırıcılığı Para İadesi Nasıl Alınır?
- 3 Devre Mülk Dolandırıcılığı Savcılık Şikayeti Nasıl Yapılır?
- 4 İhtiyati Haciz Talebi
- 5 Tüketici Hakem Heyeti ve Tüketici Mahkemesi Başvurusu
- 6 İlamsız İcra Takibi
- 7 Hukuk Davası Açmak
- 8 Devre Mülk Sözleşmesi Yetkili ve Görevli Mahkeme
- 9 Devre Mülk Dolandırıcılığında Deliller Nelerdir?
- 10 Devre Mülk Dolandırıcılığında Dolandırıcılar Tespit Edilebilir Mi?
- 11 Devre Mülk Aidatı Ödenmediğinde Ne Olur?
- 12 Devre Mülk Cayma Hakkı Var mı?
- 13 Devre Mülk Alıcılarının Dikkat Etmesi Gerekenler
- 14 Sonuç
- 15 İletişim Bilgileri
Bir mesken yılın belirli dönemlerinde ortak maliklerden her birinin kullanımına tahsis edildiğinde devre mülkten söz edilmiş olur. Kişilere ortak bir meskeni kullanım hakkı sağlayan irtifak hakkı satılmak sureti ile de devre mülk satışlarında yanlış işlemler yapılabilmektedir. Kat Mülkiyeti Kanunu madde 57’de devre mülke ilişkin bilgiler yer alır.
Bu konu hakkında daha detaylı bilgi edinmek için “Kat Mülkiyeti Kanunu” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Devre mülk dolandırıcılığı son dönemde hızlı bir şekilde artış göstermektedir. Emniyet de devre mülk dolandırıcıları hakkında çeşitli operasyonlar düzenlemektedir. Son zamanlarda haberlere de konu olan bu devre mülk dolandırıcılığı suçundan eğer ki sizler de mağdursanız bizimle İLETİŞİM geçerek ilgili kişiler hakkında yasal süreci başlatabilirsiniz.
Devre mülk satışıyla binlerce kişinin dolandırılmasına ilişkin her yıl soruşturmalar açılmaktadır, şüpheliler bir odayı binlerce kişiye satmakta, mağdurların kullanmadıkları devre mülkler için aidat ödemeye zorlamakta, kabul etmeyenler hakkında da icra takibi başlatmaktadırlar.
Devre Mülk Dolandırıcılığı Nasıl Yapılmaktadır?
Devre mülk dolandırıcılığı; mağdurlara çeşitli iletişim kanalları üzerinden ulaşılarak bedava tatil kazandıklarının bildirilmesi ve kişilerin otellere davet edilmesiyle yapılmaktadır. Mağdurlar, otel tanıtımı vaadi ile çeşitli lüks otellerin lobilerindeki etkinliklere davet edilmektedir. Bu etkinliklerde ikramların sınırsız ve bedava olduğu, mağdurların servisle evlerinden alınıp yine evlerine bırakılacağı gibi ikna unsurları ileri sürülmektedir. Mağdurlara, etkinliğe katılım sağladıktan sonra bir satış danışmanı atanmaktadır. Bu satış danışmanının etkinlik süresince mağdurların yalnız kalmasını engellediği ve bu manipülasyon yöntemi ile mağdurları psikolojik baskı altında bıraktığı görülmektedir.
Yapılan görüşmelerde, mağdurlara otel gezdirilmekte, imkanlar sunulmaktadır. Sözleşmenin imzalanması halinde, mevcut otelle aynı niteliklere sahip yeni otel inşaatından hisse verileceği belirtilmektedir. Bu hisse ile, şirketin Yalova, Kuşadası, Kütahya, Bodrum, Antalya gibi diğer tesislerinde de tatil imkanı sağlanacağı söylenmektedir. Mağdurlar devre mülk sözleşmesine imzaladıktan sonra, 14 günlük cayma süresi çeşitli bahanelerle geçirilmekte ve sürede dolduktan sonra ise iptalinin söz konusu olmadığı belirtilmektedir. Kişiler devre tatil haklarını kullanmak istediklerinde ise herhangi bir tarihte boşluk bulunmadığı söylenerek mağdurlar oyalanmaktadır. Bunun yanı sıra, sözleşmenin imzalanması ile birlikte alınan senetler dolandırıcı kurum tarafından icraya konulmakta ve mağdurlar borçlu konuma düşürülmektedir.
Devre Mülk Dolandırıcılığı Para İadesi Nasıl Alınır?
Ödenecek olan para bankaya yatırılacaksa ve karşı tarafın hesabına da henüz geçmemişse banka hesaplarına bloke konularak para geri alınabilir. Bu suçun işlendiğinin fark edildiği anda yetkili makamlar mümkün olan en hızlı şekilde başvurularak şüphelilerin yakalanması sağlanabilir ve böylece paralara el konulabilir. Ayrıca açılacak bir hukuk davası sonucunda para geri alınabileceği gibi bu suçun failleri hakkında icra takibi yapılarak da mağduriyet giderilebilir.
Devre Mülk Dolandırıcılığı Savcılık Şikayeti Nasıl Yapılır?
Devre mülk dolandırıcılığı savcılık şikayeti polis ve jandarma birimleri ile Cumhuriyet savcılıklarına şikayette bulunması ile yapılır. Şikayetler sözlü olarak sunulabileceği gibi konuya ilişkin detaylı dilekçelerle de sunulabilmektedir. Şikayetini sözlü olarak sunulması halinde yetkili makamlar tarafından konuya ilişkin tutanak tutulmaktadır. Bu noktada tutanakta yer alan bilgilerin doğruluğunun tespit edilmesi önemlidir.
Dilekçe ile sunulan şikayetlerde ise hazırlanan dilekçenin konuya ilişkin tüm detayları içerdiği ve ifadelerin doğru delillerle desteklendiği hususlarına dikkat edilmelidir. Bunun yanı sıra, dilekçe suçun işlendiği yer Cumhuriyet başsavcılığına hitaben yazılmalıdır ve mağdurun kimlik ve iletişim bilgisi ile şikayet edilen kişinin adı adresi ticaret sicil numarası ve yetkililerine ilişkin bilgilere yer verilmelidir.
Hukuka uygun ve nitelikli bir dilekçenin başsavcılığa sunulmasının ardından soruşturma süreci başlatılmakta ve gerekli takipler, incelemeler yapılmaktadır. Konu hakkında yeterli delilin başsavcılığa sunulması halinde ise mağdurun banka hesaplarını bloke konmasına ilişkin karar verilmesi söz konusudur.
DİKKAT : Mağduriyetin hızlı bir şekilde giderilmesi için savcılık şikayetinin yanı sıra hukuki yollarla (ihtiyati haciz, icra takibi ve tazminat davası) maddi kayıpların telafisi de talep edilmelidir.
İhtiyati Haciz Talebi
Dolandırıcıların mal kaçırmasını önlemek ve mağdurun alacağını güvence altına almak amacıyla ihtiyati haciz talep edilebilir. İhtiyati haciz talebi, yetkili icra mahkemesine sunulan dilekçe ile yapılmaktadır.
Dilekçede, mağduriyetin nasıl oluştuğu, alacağın hukuki dayanağı ve deliller detaylı şekilde belirtilmektedir. Mahkeme tarafından yapılan inceleme sonucunda, alacağın yakın ispatla ortaya konulduğuna karar verilmesi halinde, ihtiyati hacze hükmedilmektedir. Bazı durumlarda, haciz uygulanabilmesi için mahkeme tarafından %10-15 oranında teminat yatırılması talep edilebilmektedir.
İhtiyati haciz yoluna icra ve dava yollarına başvurmadan önce başvurulması halinde, ihtiyati haciz kararından itibaren 7 gün içinde icra takibi başlatılmalı yahut dava açılmalıdır. Bununla birlikte, karar tarihinden itibaren 10 gün içinde haczin infazı talep edilmelidir.
Tüketici Hakem Heyeti ve Tüketici Mahkemesi Başvurusu
Devre mülk satışı iddiası ile yapılan sözleşmeleri niteliği tüketici sözleşmesi olarak belirlenebildiğinden mağdurlar maddi zararın boyutuna göre tüketici hakem heyetlerine yahut tüketici mahkemelerine başvurabilmektedir.
2025 yılı itibariyle 149.000 TL altındaki uyuşmazlıklarda başvurulacak yetkili makam tüketici hakem heyetleridir. Tüketici hakem heyetlerine başvurular e-devlet üzerinden online şekilde yapılabilmektedir.
DİKKAT : Devre mülk sözleşmesi, ödeme dekontları, yazışmalar ve reklam içerikleri delil olarak sunulmalıdır. Mahkeme, sözleşmenin iptali ve ödenen bedelin iadesine karar verebilmektedir. Davada taraflar arasında imzalanan sözleşmenin doğru nitelendirilmesi oldukça önemlidir.
DİKKAT : Açılacak tüketici davalarında dava şartı olarak zorunlu arabuluculuk uygulaması getirildiği için arabulucuya başvurmadan açılan davalar reddedilmektedir.
İlamsız İcra Takibi
Devre mülk dolandırıcılığı nedeniyle zarara uğrayan kişilerin başvurabilecekleri yollardan bir diğeri, dolandırıcıya karşı doğrudan ilamsız icra takibi başlatmaktır. Yapılan başvurunun ardından icra dairesi tarafından ödeme emri düzenlemekte ve borçluya tebliğ edilmektedir.
Hazırlanan ödeme borcun ödenmesi ile borca itiraz süreçlerine ilişkin bilgilendirmeler yer almaktadır. Borçlu (dolandırıcı) ödeme emrine 7 gün içinde itiraz etmezse, icra takibi kesinleşir ve haciz işlemlerine başlanabilir. Eğer borçlu ödeme emrine itiraz ederse, alacağın tahsili için icra mahkemesine başvurulması gerekir.
Borca itiraz süresinin dolması halinde ilamsız icra takibi kesinleşmekte ve haciz aşamasına geçilmektedir. Haciz aşamasında, borçlunun banka hesapları, gayrimenkul ve menkul malları üzerine haciz konularak satış gerçekleştirilmekte ve alacak tahsil edilmektedir.
Hukuk Davası Açmak
Devre mülk mağdurları ne yapmalı, devre mülk anlaşmalarını iptal etmek istediklerinde hukuki bir süreç başlatmalıdır. İptal davası açmak, adil ve yasal bir çözüm bulmak için önemlidir. İlk adım olarak, mağdurların bizimle İLETİŞİM geçmesidir.
Müvekkillerimize, devre mülk anlaşmasının şartlarını inceleyerek, geçerli iptal nedenlerini belirleriz. Bu nedenler, sözleşmenin ihlal edildiği durumları içerebilir. İptal süreci, yerel yasalara, devre mülk anlaşmasının koşullarına ve diğer faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterebilmektedir. Müvekkillerimiz ile birlikte, hukuki süreçte delil toplamalı ve sözleşme ihlali veya dolandırıcılık gibi suçların varlığını belgeleriz.
İptal davası, sözleşmenin iptali ve mağdurların haklarının korunması için kritik bir adımdır. Müvekkillerimizin çıkarlarını korumak ve adaleti sağlamak için mücadele ederiz. Bu süreçte, mağdurların belgeleri ve iletişim kayıtları, hukuki sürecin başarısı için önemlidir. Hukuk yoluyla devre mülk anlaşmasının iptali, mağdurların kayıplarını telafi etmelerine yardımcı olabilir ve dolandırıcılığa karşı mücadelede etkili bir araçtır.
Devre Mülk Sözleşmesi Yetkili ve Görevli Mahkeme
Devre mülk sözleşmeleriyle ilgili yetkili ve görevli mahkeme, genellikle anlaşmanın tarafları arasında belirlenir. Bu tür sözleşmelerde, genellikle bir tahkim veya arabuluculuk mekanizması öngörülür ve anlaşmazlıklar bu yol ile çözülmeye çalışılır. Ancak, taraflar arasında anlaşmazlık çözülemezse, yerel mahkemeler devreye girebilir.
Yetkili mahkeme, genellikle devre mülkün bulunduğu bölgedeki yerel mahkeme olacaktır. Ancak, devre mülk sözleşmeleri, taraflar arasında farklı düzenlemelere sahip olabilir, bu nedenle sözleşme metni dikkatlice incelenmelidir. Sözleşmenin belirttiği yetkili ve görevli mahkemeler, uyuşmazlıkların çözümünde kritik bir rol oynar.
Devre Mülk Dolandırıcılığında Deliller Nelerdir?
Devre mülk dolandırıcılığında delil olarak sunulabilecek belgeler şunlardır:
- Devre mülk satışı veya kiralaması ile ilgili yapılan yazılı sözleşmeler, taahhütnameler.
- Banka dekontları, EFT/havale işlem bilgileri, kredi kartı ekstresi veya makbuzlar.
- Sahte vaatlerde bulunulan broşürler, internet sitesi ekran görüntüleri, SMS veya e-posta yazışmaları.
- Telefon konuşmalarına ait kayıtlar, WhatsApp veya diğer mesajlaşma uygulamalarındaki yazışmalar.
- Aynı şekilde mağdur olmuş kişilerin ifadeleri, fuarlarda veya ofislerde yapılan görüşmelere şahit olan kişilerden alınacak beyanlar.
- Vadedilen devre mülkün tapuda kayıtlı olup olmadığına dair alınacak resmi belgeler.
- Dolandırıcılıkla ilgili olduğu düşünülen firmanın Ticaret Sicil Gazetesi kayıtları, MERSİS bilgileri, şirket yetkililerinin kimlik bilgileri.
- Daha önce aynı firma veya kişiler hakkında yapılan suç duyuruları, icra takipleri, mahkeme kararları.
Bu deliller, hem savcılık soruşturmasında hem de tazminat davalarında mağduriyetin kanıtlanması açısından büyük önem taşımaktadır. Sayılan delillerin yanı sıra, somut olayın niteliğine uygun olan ve iddiaları destekleyen her türlü bilgi ve belge de delil olarak dosyaya sunulabilmektedir.
Devre Mülk Dolandırıcılığında Dolandırıcılar Tespit Edilebilir Mi?
Devre mülk dolandırıcılığında dolandırıcıların tespit edilmesi çoğu durumda mümkündür. Savcılık ve mahkeme süreçlerinde, dolandırıcılara ulaşmak için çeşitli hukuki ve teknik yöntemler kullanılmaktadır.
Özellikle, dolandırıcılıkla ilgili banka hesap hareketleri, yapılan ödemelerin yönlendirildiği hesap sahipleri ve varsa şirket kayıtları incelenerek faillerin kimlikleri ortaya çıkarılmaktadır. Dolandırıcılığın bir şirket üzerinden gerçekleştirilmesi halinde, Ticaret Sicil Müdürlüğü’ndeki MERSİS ve vergi kayıtları araştırılarak dolandırıcılıkla bağlantılı kişilere ulaşılmaktadır.
Teknolojik gelişmeler sayesinde, dolandırıcılık faaliyetlerinde kullanılan dijital izler de incelenebilmektedir. Özellikle, dolandırıcılığın gerçekleştiği web siteleri, e-posta yazışmaları ve ilanların paylaşıldığı platformlar üzerinden IP adresleri tespit edilerek faillerin kimliği belirlenmektedir. Ayrıca, dolandırıcılıkta kullanılan telefon numaralarına ilişkin HTS kayıtları incelenerek şüphelilerin kimliklerine ulaşılmaktadır.
Devre mülk dolandırıcılığı gibi yaygın dolandırıcılık vakalarında, savcılık tarafından dosya hakkında daimi arama kararı verilebilmektedir. Daimi arama kararı, suçun işlendiği konusunda yeterli şüphe bulunmasına rağmen failin henüz tespit edilemediği durumlarda uygulanan bir hukuki imkandır Bu karar ile birlikte, yeni deliller elde edildiğinde, soruşturma tekrar aktif hale getirilerek failler hakkında gerekli hukuki işlemler başlatılmaktadır.
Devre Mülk Aidatı Ödenmediğinde Ne Olur?
Devre mülk aidatı ödenmediğinde, bir dizi olumsuz sonuçla karşılaşılabilir. Öncelikle, devre mülk sahibi veya kullanıcısı, aidatları düzenli olarak ödemediğinde, devre mülk hakkını kaybedebilir. Aidatların ödenmemesi, kullanım hakkının askıya alınmasına veya iptal edilmesine yol açabilir.
Ayrıca, gecikmiş ödemeler genellikle cezai faiz ve gecikme ücretleri ile birlikte artar, bu da mali yükü daha da artırır. Ayrıca, devre mülk tesisinin hizmetleri ve olanakları kullanılamayabilir. Aidatları ödememek, sözleşme ihlali olarak kabul edilir ve yasal yaptırımlara tabi tutulabilir. Bu nedenle, devre mülk sahipleri veya kullanıcıları aidatları düzenli olarak ödemeli ve sözleşmeye sadık kalmalıdır.
Devre Mülk Cayma Hakkı Var mı?
Türkiye’de devre mülk cayma hakkı yasal bir düzenleme ile korunmamaktadır. Devre mülk satışlarında genellikle cayma hakkı kullanımı mümkün olmaz. Ancak, tüketicinin haklarını korumak amacıyla genel tüketici hakları yasaları ve hükümet tarafından getirilen tüketici koruma önlemleri geçerlidir.
Mağdurlar, devre mülk sözleşmesini imzaladıktan sonra 14 gün içinde herhangi bir sebep göstermeksizin sözleşmeden cayma hakkına sahiptir. Cayma hakkının kullanılabilmesi için sürenin geçmemiş olması gerekir. Ayrıca, alıcıya sözleşme öncesinde yeterli bilgilendirme yapılmamışsa veya cayma formu sunulmamışsa, sözleşmenin iptali 1 yıl içinde gerçekleştirilebilir.
Devre Mülk Alıcılarının Dikkat Etmesi Gerekenler
- Tapu kayıtlarının detaylı şekilde incelenmesi, satın alınmış olan devre mülk hisselerinin tapusunun olup olmadığının kontrol edilmesi gerekir.
- Tapu kayıtlarının incelenerek haciz, ipotek gibi şerhlerin olup olmadığının ve yıkım kararı vb. gibi hallerin olup olmadığının incelenmesi gerekir.
- Alıcıya gösterilen gayrimenkulle sözleşmede yazan gayrimenkulün aynı olup olmadığına dikkat edilmesi ve imara yönelik sorunun olup olmadığının kontrolünün sağlanması gerekir.
- Mümkün olduğunca biten projeler tercih edilmesi ve bitmemiş projelerde satıcıdan teminat alınması gerekir.
- Yönetim planının incelenerek devre mülkün onarım, bakım ve işletme giderlerine ilişkin ödenmesi gerekli aidat miktarlarının öğrenilmesi gerekir.
- Satış sözleşmesinin imzalanmadan önce dikkatli şekilde okunması ve tarihinin kontrol edilerek bir nüshanın alınması gerekir.
- Ödemenin tapu sicil müdürlüğünce devrin gerçekleştiği sırada yapılması gerekir.
- Tüketicinin kayıtsız ve şartsız şekilde 14 gün içinde bir gerekçe gösterilmeksizin almış olduğu devre mülkten cayma hakkı bulunmaktadır. Fakat buna ilişkin bildirimin noter aracılığıyla yapılması gerekir.
- Meblağın ve senetlerin bildirimin satıcıya tebliğ edildiği an itibariyle 14 gün içinde tüketiciye iade edilmesi gerekir.
- Satıcının cayma hakkına yönelik ön bilgilendirme yapılmaması halinde cayma formu verilmemesi halinde alıcının cayma hakkı 1 sene uzar.
- Önden ödemenin yapılması halinde cayma hakkının devre mülkün teslim edildiği tarihe kadar uzamakta ve tüketicinin cayması halinde ise satıcı tarafından %2’ye kadar tazminat alınması mümkündür.
- Devre mülk ve devre tatil, birbirinden farklıdır. Devre mülk hakkının senenin belirli zamanlarında 15 günden az olmamak şartıyla kullanılmaktadır. Devre tatilse, en az 3 seneliğine yapılan ve bir sene içinde 1 haftadan az olmayan dönemde kullanım hakkı bulunmaktadır.
- Tapunun devri ile elde edilen irtifak hakkı olan devre mülk, devir işleminin tapuda resmi biçimde yapılması gerekmektedir. Devre mülk hakkının tapu kütüğüne işlenmesi gerekir ve bu hususun tapu senedinde belirtilmesi gerekir. Bu sebeple devre mülk hakkının herkese karşı ileri sürülmesi mümkündür.
- Devre tatil hakkının şahsi hakkı olması nedeniyle söz konusu hakkın yazılı şekilde yapılması yeterli olur. Devre tatil hakkının yalnızca borçlusuna karşı ileri sürülmesi mümkündür. Örnek vermek gerekirse, devre tatil alınmasının ardından firma tesisinin başkasına satılması halinde yeni malikten hak talep edilmesi mümkün değildir.
- Devre tatilde de cayma hakkı bulunmaktadır. Bu durumda tüketicinin noterden bildirim yapılmaksızın 14 gün içinde yazılı biçimde talebinin iletilmesi gerekir.
Sonuç
Devre mülk dolandırıcılığı, mağdurların hukuki süreçlerin karmaşıklığı nedeniyle haklarını aramakta tereddüt etmesi üzerine giderek yaygınlaşan bir dolandırıcılık yöntemi haline gelmiştir. Bu tür dolandırıcılıklarda, hak kayıplarının önüne geçilmesi ve maddi zararların telafi edilmesi için sürecin en hızlı şekilde başlatılması büyük önem taşımaktadır. Ancak, hukuki süreçlerin teknik ve detaylı yapısı, başvuruların usulüne uygun şekilde hazırlanmasını zorunlu kılmaktadır. Bu nedenle, mağduriyetin giderilmesi ve etkin bir hukuki yol izlenmesi adına için bizimle İLETİŞİM geçiniz.
İletişim Bilgileri
- Telefon Numarası : 0 (530) 833 45 88
- E-Posta Adresi : av.secililaydasonmez@gmail.com
- Adres : Adalet Mah. Manas Bulv. No:44 Ata Plaza A Blok Kat : 3 Daire : 7 Bayraklı-İZMİR
- Mesai Saatleri : Hafta içi 09.00 – 18.00