Malpraktis İle İlgili Sıkça Sorulan Sorular
İçindekiler
- 1 Malpraktis Ne Demek ?
- 2 Malpraktis Sözlük Anlamı Nedir?
- 3 Malpraktis Türleri Nelerdir?
- 4 Komplikasyon Ne Zaman Malpraktis Olur ?
- 5 Komplikasyon Mu Malpraktis Mi ?
- 6 Malpraktisin Hukuki Dayanağı Nedir?
- 7 Hemşirelikte Malpraktis
- 8 Malpraktis Örnekleri Nelerdir?
- 9 Malpraktis Davalarında Arabuluculuk Zorunlu mu?
- 10 Malpraktis Davası Nerede Açılır?
- 11 Kimler Malpraktis Davası Açabilir?
- 12 Malpraktis Davası Kime Karşı Açılır?
- 13 Malpraktis Davası Zamanaşımı Nedir?
- 14 Malpraktis Nasıl İspatlanır?
- 15 Malpraktis Davasında Maddi Manevi Tazminat Nasıl Belirlenir?
- 16 Malpraktis Nedeniyle Ceza Davası Açılabilir Mi?
- 17 Malpraktis Durumunda Hekim Ne Tür Adli Süreçlerle Karşılaşabilir?
- 18 Malpraktis Cezası Ne Kadar?
- 19 Malpraktis Davalarında Hekimin Kusurunu Kim Belirler?
- 20 Tıbbi Hata Bakımından Hastanelerin Sorumluluğu Nedir ?
- 21 Komplikasyon Nedir?
- 22 Hekim Ne Zaman Komplikasyondan Sorumlu Olur?
- 23 Tıbbi Hata Nedeniyle Zarara Uğradım. Haklarım Nelerdir ?
- 24 Başarısız Estetik Operasyonu Sonrası Haklarım Nelerdir?
- 25 Meydana Genel Komplikasyon Hakkında Operasyon Öncesi Aydınlatılmadım. Ne Yapabilirim?
- 26 Tıbbi İşlem Sonrası Yaşadığım Sorunlarla İlgili Suç Duyurusunda Bulunabilir Miyim?
- 27 Ameliyatım Başarısız Oldu. Aynı Hekime Revizyon Ameliyatı Yaptırmak Zorunda Mıyım?
- 28 Yanlış Tanı Koyan Doktor Ceza Alır Mi?
- 29 Yanlış Tedavi Uygulayan Doktor Nereye Şikayet Edilir?
- 30 Sonuç
- 31 İletişim Bilgileri

Malpraktis Ne Demek ?
Malpraktis, tıbbi müdahaleyi gerçekleştiren sağlık personelinin bilgisizliği, deneyimsizliği ya da ilgisizliği nedeniyle hastaya zarar vermesi anlamına gelmektedir. Hekimlik Meslek Etiği Kuralları 13. maddesi bu durumu “Bilgisizlik, deneyimsizlik ya da ilgisizlik nedeniyle bir hastanın zarar görmesi “hekimliğin kötü uygulaması” anlamına gelir.” şeklinde tanımlamaktadır.
Malpraktis durumunda müdahaleyi gerçekleştiren sağlık personeli hakkında ceza davası ve tazminat davası açılabilmektedir. Oluşan zararın bir malpraktis sonucu mu yoksa bir komplikasyon mu olduğu yargılama sürecinde alınan bilirkişi raporu ile ortaya konulmaktadır. Bazen de oluşan zarar ile sağlık personelinin müdahalesi arasında illiyet bağı olmadığı tespit edilebilir. Bu durum oluşan zararın sağlık personelinin müdahalesi dışında başka faktörlere bağlı olduğu anlamına gelir.
Malpraktis Sözlük Anlamı Nedir?
Malpraktis, “tıbbi hata” anlamına gelmektedir.
Malpraktis Türleri Nelerdir?
- Teşhis Konurken Yapılan Hatalar
- Tedavi Yapılırken Yapılan Hatalar
- Kullanılan Ekipmanlarda Eksiklik
- Hastanın Aydınlatılmaması Ve Onamı Olmaksızın Yapılan Müdahaleler
Komplikasyon Ne Zaman Malpraktis Olur ?
Komplikasyonun hekimin hatası olmaksızın hastada oluşan zarara denir. Hekim öngörülebilir olumsuzluklara karşı, mesleki özeni ve gerekliliğini gösterir, hastayı aydınlatıp rızasını almasına rağmen oluşan zarardan sorumlu olmaz. Ayrıca olumsuzluk öngörülemez ise ve hekimin kusuru bulunmuyorsa yine komplikasyon söz konusudur. Ancak tıbbi uygulamada doktorun kusurunun bulunması halinde komplikasyon malpraktise dönüşür.
Komplikasyon Mu Malpraktis Mi ?
Tıp hukukuna ilişkin davaların en önemli sorusu meydana gelen zararın kaynağı komplikasyon mu malpraktis mi sorusudur. Bu soruya verilecek cevap çoğu zaman yargılamanın seyrini ve sonucunu belirler. Birbirine zıt kavramlar olduğundan bu durumun tespiti yargılama sürecinde büyük önem arz etmektedir.
Malpraktis meydana gelen zararın hekimin kusuru neticesi oluştuğu anlamında gelir. Komplikasyon ise hekime atfı kabil bir kusurun bulunmadığı, hekimin her türlü dikkat ve özeni göstermesine rağmen meydana gelebilecek olumsuz ihtimallerdir. İlkinde hekim (ya da duruma göre diğer sağlık personeli) oluşan zarardan sorumlu tutularak tazminata mahkum edilirken, ikincisinde hekim ceza davasından beraat eder, tazminat davasında ise hastanın açtığı dava reddedilir.
Ancak komplikasyon bakımından iki önemli ayrıntı bulunmaktadır. Bu ayrıntılar aslında komplikasyon halinde hekimin sorumlu bulunmayacağı kuralına da istisna teşkil eder. Bunların ilki komplikasyon aydınlatması diğer ise komplikasyon yönetimidir.
Komplikasyon aydınlatması, hekimin tıbbi müdahale öncesi hastayı olası komplikasyonlar bakımından aydınlatması, bilgilendirmesi ve bu aydınlatma neticesinde hastanın tıbbi işleme rızasını alması anlamında gelir. Eğer hekim olası komplikasyonlar konusunda hastasını aydınlatmamış ve tıbbi müdahale neticesinde aydınlatmanın yapılmadığı bu komplikasyon meydana gelerek hastaya zarar vermişse bu noktada hekim hiçbir kusuru bulunmasa dahi aydınlatma yapmadan müdahaleyi gerçekleştirdiği için kusurlu kabul edilir.
Komplikasyon yönetim ise hekimin komplikasyonlara ne derece hazırlıklı olduğu ile ilgilidir. Hekimin olası komplikasyonlar konusunda işlem öncesi tedbirli olması, gerekli ekipmanları hazırda tutması, komplikasyon meydana geldiğinde bunu önleyecek ya da etkisini azaltacak uygun işlem ve müdahaleleri gerçekleştirmiş olması komplikasyon yönetiminin unsurlarıdır. Hekim bu tedbirleri almamış ve komplikasyonun verdiği zararı önleyebilecekken önleyememiş ya da artmasına sebebiyet vermişse yine mahkeme tarafından kusurlu kabul edilebilecektir.
Malpraktisin Hukuki Dayanağı Nedir?
Malpraktis suçu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan “görevi kötüye kullanma suçu” kapsamına girmektedir. 257. madde gereğince
“Madde 257-
(1) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”
Hemşirelikte Malpraktis
Tıbbi hata olarak tanımlanan malpraktis sağlık meslek mensuplarının tamamı tarafından işlenebilen bir kusur halidir. Hemşire de bir sağlık meslek mensubu olarak malpraktis gerçekleştirebilir.
Tıp tekniğine aykırı gerçekleştirilen ve hastaya zarar veren tüm işlemler malpraktis olarak tazminat sorumluluğunu gündeme getirir. Hemşire bakımından bu işlem hemşirenin görev alanına göre değişiklik gösterebilir. Örneğin hastaya iğne yapılması esnasında, serum takılması işleminde, ilaç verirken, pansuman yaparken hemşire malpraktis gerçekleştirebilir.
Hemşirelerin iğne işlemi sonrası hastada oluşabilecek düşük ayak sendromu yargının önüne en çok taşınan örneklerdendir. Bu tarz durumlarda Yargıtay iğnenin somut rahatsızlık itibariyle gerçekten uygun bulunup bulunmadığı, bunun tatbiki sırasında her hangi bir mesleki hata ya da ihmalin olup olmadığı, felç sonucunun uygun iğne seçimine ve bunun doğru şekilde tatbikine rağmen meydana gelip gelmediği irdelenmektedir. Adli Tıp Kurumu ya da Üniversite hastanelerinin ilgili anabilim dalı üyelerinden oluşan heyetten alınan raporla kusurun bulunup bulunmadığı, kusur varsa hekim ve hemşirenin ne oranda kusurlu oldukları tespit edilmektedir.
Hemşireler hekimden aldıkları talimat ile hareket etmektedirler. Bu noktada öncelikle hekimin verdiği kararın doğru olup olmadığı irdelenmekte, eğer hekim tıbbi standart bakımından hatalı bir talimat verdi ve hemşire de bu talimatın hatalı olduğunu mesleki bilgisi itibariyle değerlendirebilecek konumda değilse artık hemşirenin kusurundan bahsedilemeyecektir.
Ancak verilen talimatta bir sorun yok ise oluşan zarar tamamen hemşirenin hatalı uygulamasından kaynaklanıyorsa bu noktada ortaya çıkan zarar bakımından hemşire tek başına sorumlu kabul edilebilir.
Malpraktis Örnekleri Nelerdir?
- Hastaya hatalı teşhis koyma
- Hastaya teşhis koymama, yeterince ilgilenmeme
- Ameliyatta hastanın bedeninde yabancı malzeme bırakma
- Gerekli özeni göstermeden muayene etme
- Sır saklama yükümlülüğünü ihlal etme
- Aydınlatılmış onam almadan yapılan tedavi
- Tedavi yönteminin seçiminde/uygulanmasında yapılan hatalar
- Gerekli hijyen tedbiri alınmaması sebebiyle enfeksiyon oluşumu
- İlaç dozlarının gösterilmesindeki hata
- Hekimin ilaç seçiminde taraflı davranması
Malpraktis Davalarında Arabuluculuk Zorunlu mu?
Hekimin ya da diğer sağlık personelinin kusurlu hareketi nedeniyle hastaya verdikleri zarar malpraktis olarak adlandırılmaktadır. Malpraktis davaları yerine göre Tüketici Mahkemesi, Ticaret Mahkemesi ya da İdare Mahkemesinde açılabilmektedir.
Eğer dava hekim ve/veya hastaneye karşı açılıyorsa burada Tüketici Mahkemesi görevlidir ve tüketici uyuşmazlıklarında arabuluculuk dava şartı olduğundan dava açmadan önce arabulucuya başvurmak zorunludur.
Eğer dava sadece hekimin sorumluluk sigorta şirketine karşı açılıyorsa Ticaret Mahkemesi görevlidir ve bu durumda ticari uyuşmazlıklar bakımından arabuluculuk dava şartı olduğundan yine arabulucuya başvurmak zorunludur.
Hekim ve hastane ile birlikte sigorta şirketi de taraf gösterilecekse aynı şekilde uyuşmazlık dava şartı arabuluculuğa tabi olmakla birlikte bu durumda her ne kadar sigorta şirketi taraf olsa dahi tüketici dava şartı kapsamında arabuluculuk süreci yürütülmektedir. Zira bu durumda görev yeninden de Tüketici Mahkemeleri görevli olmaktadır.
Malpraktis Davası Nerede Açılır?
Malpraktis durumunda tedavi eğer kamudaki bir hekim müdahalesi ile uygulanmışsa davada idare hukuku kuralları uygulanacak, idare mahkemesinde dava açılacaktır. Kamuda değil de özelde bir müdahale söz konusu ise açılacak maddi manevi tazminat davasının adli yargıda görülmesi, davanın tüketici mahkemelerinde açılması gerekmektedir.
Kimler Malpraktis Davası Açabilir?
Malpraktis davasını açabilecekler şu şekildedir:
- Hastanın Kendisi
- Hasta Kısıtlıysa Vasisi
- Hasta Küçük ise Velisi
- Hasta Ölmüşse Mirasçıları
- Hastanın Vekili (Avukatı)
Malpraktis Davası Kime Karşı Açılır?
Malpraktis davalarında davacı, yanlış müdahale nedeniyle zarar gören kişidir. Davalı ise, tedavinin kamuda mı özelde mi gerçekleştirildiğine göre değişiklik arz etmektedir. Özen yükümlülüğüne aykırı davranan hekim kamuda ise dava idareye karşı açılacak, idare de hekime kusuru oranında rücu edecektir. Tedavi özelde uygulanmışsa davalı tedaviyi uygulayan hekimdir. Hasta, aynı zamanda hastaneye karşı da davasını yöneltebilir.
Malpraktis Davası Zamanaşımı Nedir?
Hastanın hekim hatasından kaynaklanan zararını fark etmesinden itibaren iki yıl içerisinde bu dava açılmalıdır. Fakat her halde Malpraktis davası söz konusu hatalı uygulamanın işlenmesinden itibaren on sene içinde zamanaşımına uğrar ve bu dava açılamaz.
Malpraktis Nasıl İspatlanır?
Malpraktis, her türlü delille tespit edilebilir. Her türlü delilden kasıt:
- Yemin
- Tanık
- Keşif
- Bilirkişi
- Uzman Görüşü
- Aydınlatılmış Onam Formu.
Bu deliller sınırlı olmayıp somut olayın özelliklerine göre başka şekillerde de ispatlanabilir.
Malpraktis Davasında Maddi Manevi Tazminat Nasıl Belirlenir?
Hasta, uğradığı haksız fiil nedeniyle maddi manevi tazminat talebinde bulunabilecektir. Bu bakımdan, hastane masrafları, operasyon masrafları, tedavisinin devamlılık arz etmesi durumunda gelecekteki masrafları, mahrum kaldığı kazançları, çalışamadığı günler için uğradığı kazanç kayıpları, iş gücünün ya da para kazanma gücünün kaybı nedeniyle uğradığı kaybı hasta tarafından talep edilebilecektir. Öte yandan hasta veya gerekli şartlar gerçekleştiğinde hastanın ailesi de hatalı tıbbi müdahale nedeniyle manevi olarak zarar görmüşlerse (acı, elem, özgüven kaybı, psikolojinin bozulması gibi) zararlarına karşılık olacak şekilde makul bir miktarı davalıdan tazmin edebileceklerdir.
Malpraktis Nedeniyle Ceza Davası Açılabilir Mi?
Ceza hukuku bakımından ilgilinin rızası varsa suç oluşmayacaktır ancak ilgilinin rızası sağlık hukuku bakımından nasıl mevcut sayılacaktır? Sağlık hukuku bakımından ilgilinin rızasının bulunduğunun kabulü için doktorun müdahalesinin tedavi amacıyla olması, müdahalenin tıbbi standartlara uygun olması, hastanın muhtemel risk ve sonuçlarla ilgili bilgilendirilmesi ve hastanın tüm bu hususlara karşı beyan/rıza açıklayabilecek ayırtım gücüne sahip olması şarttır. Bu hususların bulunmaması halinde bir zarar varsa hekim açısından kasten öldürme, kasten yaralama, neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama taksirle öldürme, taksirle yaralama, suçları oluşabilecektir. Son olarak kamudaki doktorlar bakımından soruşturma yapılabilmesi soruşturma iznine bağlı iken özeldeki doktorlar için bu durum söz konusu değildir.
Malpraktis Durumunda Hekim Ne Tür Adli Süreçlerle Karşılaşabilir?
Hekimin tıbbi uygulama hatasının bulunduğu iddiası ile başlayacak adli süreçleri idari soruşturma, tazminat davası ve ceza davası olarak üçe ayırabiliriz. Hekimin çalıştığı kurumun türüne göre tıbbi uygulama hatası bir idari şikayet ve soruşturmaya konu edilebileceği gibi oluşan maddi ve manevi zararlarla ilgili olarak hekim aleyhine tazminat davası açılması da mümkün olabilmektedir. Eğer hekim kendi özel muayenehanesinde hizmet veriyor veya bir özel hastane bünyesine hizmet veriyorsa açılacak davalarda adli yargı mahkemeleri görevli iken, hekimin kamu kurumunda, kamu veya vakıf üniversite hastanesinde çalışıyor olması halinde davalar idari yargı mahkemelerinde ilgili kamu kurumu veya üniversiteye karşı açılmaktadır. Bunun yanında meydana gelen hatanın taksir derecesinde bir yaralama ya da öldürmeye sebebiyet verme suçunu oluşturup oluşturmadığı ile ilgili olarak ceza soruşturmasına konu edilebilmesi ve bununla ilgili olarak hekim ve sağlık çalışanları aleyhine ceza davası da açılabilmektedir.
Malpraktis Cezası Ne Kadar?
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 84. ve 85. maddeleri taksirle ölüme sebebiyet verme cezasını ve taksirle yaralama cezası düzenlenmiştir. Hükümler gereğince:
(1) Hekimin hatası sebebiyle ölen hastanın mevcudiyeti halinde:
İki yıldan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması gerekmektedir.
(2) Hekimin hatası birden fazla kişinin ölümüne ya da yaralanmasına sebep olmuşsa bu süre 15 (onbeş) yıla kadar verilebilir.
Hekimin hatası sebebiyle yaralanan hastanın mevcudiyeti halinde: üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ya da para cezasına çarptırılabilir. Hükmün devamında bahsedilen: “Taksirle yaralama fiili, mağdurun;
a) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına,
b) Vücudunda kemik kırılmasına,
c) Konuşmasında sürekli zorluğa,
d) Yüzünde sabit ize,
e) Yaşamını tehlikeye sokan bir duruma,
f) Gebe bir kadının çocuğunun vaktinden önce doğmasına, neden olmuşsa, birinci fıkraya göre belirlenen ceza, yarısı oranında artırılır.
(3) Taksirle yaralama fiili, mağdurun;
a) İyileşmesi olanağı bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesine,
b) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine,
c) Konuşma ya da çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına,
d) Yüzünün sürekli değişikliğine,
e) Gebe bir kadının çocuğunun düşmesine, neden olmuşsa, birinci fıkraya göre belirlenen ceza, bir kat artırılır.
(4) Fiilin birden fazla kişinin yaralanmasına neden olması halinde, altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.”
Malpraktis Davalarında Hekimin Kusurunu Kim Belirler?
Mahkemeler, hekim ve hastaneler aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davalarında alanında uzman bilirkişilerden oluşan heyetlerden meydana gelen istenmeyen neticenin hekim hatası mı yoksa komplikasyon mu olduğunu belirleyebilmek adına rapor alırlar. Bu raporlar kimi zaman Adli Tıp Kurumu ilgili dairesi kimi zaman da üniversitelerin ilgili anabilim dallarında görev alan öğretim üyeleri tarafından hazırlanır.
Tıbbi Hata Bakımından Hastanelerin Sorumluluğu Nedir ?
Hastane organizasyonu içerisinde gerçekleştirilen bir hekimlik faaliyeti neticesinde meydana gelen tıbbi hatalardan hekimle birlikte ilgili hastane işletmesi de sorumludur. Bu sorumluluk hasta ile hastane arasındaki hukuki ilişkinin türüne, boyutuna göre değişmekle birlikte genel itibariyle hastane ile hasta arasında hastaneye kabul sözleşmesi bulunduğu ve sorumluluk kaynağının da bu sözleşme olduğu kabul edilmektedir. Örneğin bir hekimin hastasını komplikasyonlar konusunda yeterince aydınlatmaması sonrası meydana gelen komplikasyonun sebebiyet vereceği zararlardan tam hastaneye kabul sözleşmesinin bulunduğu durumlarda hastane de hekimle birlikte müteselsil sorumlu kabul edilecektir.
Komplikasyon Nedir?
Komplikasyon, tıbbi müdahale sürecinde öngörülemeyen ya da öngörülebilse dahi engellenmesi mümkün olmayan bir takım istenmeyen neticeler ve yan etkiler olarak ifade edilir. Komplikasyon riski kimi zaman öngörülmekle birlikte fayda-zarar dengesi gözetilerek hekim ve hasta tarafından hastanın şifa bulması adına meydana gelmesi kabullenilebilir. Bazen de tıbbi müdahale sürecinde hekimin öngöremeyeceği komplikasyonlar meydana gelebilir. Bu durumda diğer şartlar da mevcutsa hekim meydana gelen komplikasyonlardan sorumlu olmayacaktır.
Hekim Ne Zaman Komplikasyondan Sorumlu Olur?
Kural olarak hekim olası komplikasyonların meydana getirdiği zararlardan sorumlu kabul edilmese de bu sorumsuzluk durumunun iki ön koşulu vardır: komplikasyon aydınlatmasının yapılması ve komplikasyon yönetiminde kusur bulunmaması. Komplikasyon aydınlatması hekimin öngörülebilir olası komplikasyonlar hakkında hastasının tıbbi müdahale öncesi aydınlatması olarak ifade edilebilir. Komplikasyon yönetimi ise meydana gelen komplikasyonların zararlarının engellemek veya hafifletmek adına gerekli tıbbi teçhizatın işlem esnasında hazır bulundurulması ve komplikasyon durumunda uygun müdahalelerin yapılması olarak anlaşılabilir.
Tıbbi Hata Nedeniyle Zarara Uğradım. Haklarım Nelerdir ?
Eğer bir hekim veya sağlık çalışanının hatalı tıbbi uygulaması nedeniyle zarara uğradığınızı düşünüyorsanız bununla ilgili maddi ve manevi tazminat davası açma hakkınız yanında eğer tıbbi hatanın aynı zamanda suç teşkil ettiği düşüncesindeyseniz suç duyurusunda bulunma imkanınız da bulunmaktadır. Talep edebileceğiniz tazminat kalemleri maddi tazminat olarak tedavi giderleri, ilaç giderleri, çalışılamayan sürelere ilişkin talepler, maluliyet durumunda talep edebilecek tazminatlar, vefat halinde cenaze giderleri, destekten yoksun kalma tazminatı gibi maddi tazminat kalemleri söz konusudur. Ayrıca zararın boyutuna göre yaşanan elem ve ızdırabın karşılığı olarak manevi tazminat talep etmek de mümkün olabilmektedir.
Başarısız Estetik Operasyonu Sonrası Haklarım Nelerdir?
Estetik operasyonlarda Yargıtay uygulamasına göre hekimlerin sonuç taahhüdü yükümlülükleri söz konusudur. Yani hekim tıbbi uygulama hatası olmasa dahi taahhüt ettiği neticeyi meydana getiremediyse tüketici mevzuatı gereği hizmet alan kişinin bedel iadesi, bedelde indirim isteme, revizyon ameliyatı talep etme gibi hakları bulunmaktadır. Bunun dışında yapılan işlem bir tıbbi uygulama hatası olarak değerlendirilebiliyorsa genel hükümlere göre uğranılan diğer zararların tazmininin talep edilmesi de mümkündür.
Meydana Genel Komplikasyon Hakkında Operasyon Öncesi Aydınlatılmadım. Ne Yapabilirim?
Hekimin operasyon öncesinde meydana gelmesi muhtemel komplikasyonlar hakkında hastasını mutlaka aydınlatması gerekmektedir. Eğer operasyon öncesinde aydınlatma yapılmayan bir komplikasyon yaşıyorsanız konuyla ilgili olarak uğradığınız zararların tazminini hastane ve/veya hekimden talep etme hakkınız doğmaktadır.
Tıbbi İşlem Sonrası Yaşadığım Sorunlarla İlgili Suç Duyurusunda Bulunabilir Miyim?
Tıbbi hata eğer taksirle yaralama yada taksirle ölüme sebebiyet verme olarak değerlendirilecek boyutta ise, yani hekimin tıp tekniğine aykırı ve özen yükümlülüğüne aykırı bir işlemi neticesi zarar meydana geldiyse bununla ilgili olarak savcılık nezdinde suç duyurusunda bulunmak da mümkündür.
Ameliyatım Başarısız Oldu. Aynı Hekime Revizyon Ameliyatı Yaptırmak Zorunda Mıyım?
Ameliyat hekimin kusuru nedeniyle başarısız neticelendiyse hekim ücretsiz olarak revizyon ameliyatı ile sorunu giderecek müdahaleleri yapabilir ancak hasta kendisine ücretsiz operasyon teklif edilse dahi aynı hekimin yeniden müdahalesine rıza göstermek zorunda değildir. Bu durumda başka bir hekime başvurabileceği gibi uğradığı zararların tazminini hatalı işlemi yapan hekimden talep edebilecektir.
Yanlış Tanı Koyan Doktor Ceza Alır Mi?
Evet hekimin yanlış tanı koyması ceza sebebidir. Hekim kendi kusuruyla, mesleğinin gerektirdiği özeni göstermeksizin koymuş olduğu tanıdan sorumludur. Hekim almış olduğu eğitim bilgileri, tecrübesi itibariyle tanıyı koymalıdır.
Yanlış Tedavi Uygulayan Doktor Nereye Şikayet Edilir?
Hasta Haklarının ihlali halinde hasta hekimini şu yerlere şikayette bulunabilir:
- Hasta Hakları Bildirim Sistemi’ ne,
- Sağlık Bakanlığınca oluşturulan iletişim hakkı olan ALO 184 SABİM ile hasta doktorunu şikayet edebilir,
- CİMER’e başvuru,
- İl ve ilçe sağlık müdürlüklerine şikayet dilekçesi vermek,
- Tabip odasına şikayet
- Savcılığa suç duyurusunda bulunarak
- Şikayet dilekçesi verilmek suretiyle idari soruşturma başlatma,
- Maddi ve manevi tazminat davaları açarak.
Bu konu hakkında daha detaylı bilgi edinmek için “Malpraktis Davası” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Sonuç
Sağlıkla ilgili yaşanan bu tür olumsuz durumlar, kişiler üzerinde hem fiziksel hem de duygusal olarak derin etkiler bırakabilir Mağdurların sesi olmayı ve onların haklarını en iyi şekilde savunmayı amaçlamaktayız.. Malpraktis mağduruysanız, haklarınızı korumak ve gereken tazminatı almak için bizimle İLETİŞİM geçiniz.
İletişim Bilgileri
- Telefon Numarası : 0 (530) 833 45 88
- E-Posta Adresi : av.secililaydasonmez@gmail.com
- Adres : Adalet Mah. Manas Bulv. No:44 Ata Plaza A Blok Kat:3 Daire:7 Bayraklı-İZMİR
- Mesai Saatleri : Hafta içi 09.00 – 18.00