Yabancı Eş ile Yapılan Evliliklerde Boşanma
İçindekiler
- 1 Hangi Evlilikler Yabancılık Unsuru Taşır?
- 2 Yabancı Uyruklu Eşten Boşanma Davası Süreci
- 3 Yabancı Uyruklu Eş ile Anlaşmalı Boşanma
- 4 Yabancı Uyruklu Eş ile Çekişmeli Boşanma
- 5 Yabancı Uyruklu Eşle Boşanma Sonuçları
- 6 Yabancı Uyruklu Eşten Boşanmada Mal Paylaşımı
- 7 Yabancı Eşin Adresi Bilinmiyorsa Ne Yapılır?
- 8 Yabancı Uyruklu Eşten Boşanma Davasında Hangi Ülkenin Hukuku Uygulanır?
- 9 Evlilik Yolu ile Kazanılmış Vatandaşlık, Oturum ve Çalışma İzninin İptali
- 10 Yabancı Uyruklu Eşe Karşı Açılacak Boşanma Davalarında Görevli ve Yetkili Mahkeme
- 11 Yurtdışında Açılmış Bir Boşanma Davası Varsa
- 12 Yabancı Ülkede Alınan Boşanma Kararının Türkiye’de Geçerliliği
- 13 Sonuç
- 14 İletişim Bilgileri
Yabancı uyruklu eşten boşanma davası normal boşanma davasından farkı yoktur. Normal hukuk kuralları kapsamında yargılama yapılır. Fakat yabancı uyruklu eşten yurtdışında boşanacak olan kişiler, boşanmanın o ülkede kesinleşmesinden sonra Türkiye’de tanıma ve tenfiz davası açmaları gerekir. Direkt olarak Türkiye’de o kararlar hüküm ve sonuç doğurmaz. Günümüzde sosyal medya uygulamalarının kullanımının artışı, ülkelerarası ulaşımın daha kolay hale gelmesi gibi sebeplerle birlikte yabancı uyruklu kişilerle yapılan evliliklerin sayısı ülkemizde günden güne artmaktadır. Yabancı uyruklu kişi, kendi ülkesinin vatandaşı olmaya devam ederek bir Türk vatandaşı ile evlenebilir.
Hangi Evlilikler Yabancılık Unsuru Taşır?
5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu‘na göre yabancı; Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile vatandaşlık bağı bulunmayan kişiyi ifade eder. Bu bağlamda evlilikteki yabancılık unsuru aşağıda sayılan durumların varlığı halinde ortaya çıkacaktır.
- Evliliğin Türkiye dışında bir ülkede yapılmış olması,
- Eşlerden birinin veya her ikisinin yabancı ülke vatandaşı olması,
- Eşlerden birinin ikametgahının yabancı ülkede bulunması,
- Yabancı ülkede mutad meskenin bulunması.
Yukarıda sayılan bu durumlarında varlığı halinde evlilikte yabancılık unsurunun varlığı söz konusu olacaktır.
Evliliklerin artması ile birlikte boşanma sayıları da artış göstermektedir. Fakat böyle bir durumda açılacak boşanma davasının hangi mahkemede görüleceği, açılacak davada hangi hukukun uygulanacağı gibi sorunlar gündeme gelmektedir. Yabancı uyruklu eşten boşanma davası süreci her davada farklılık göstermekle birlikte açılabilecek iki tür dava vardır. Bunlar şu şekildedir:
- Anlaşmalı Boşanma Davası
- Çekişmeli Boşanma Davası
Yabancı Uyruklu Eşten Boşanma Davası Süreci
Türkiye’de yabancı uyruklu eşten boşanma süreci, Türk Medeni Kanunu ve ilgili mevzuata tabidir. Boşanma sürecini başlatmak için aşağıdaki adımları takip etmeniz gerekmektedir:
- Hukuki Destek : Boşanma süreci, uluslararası unsurlar nedeniyle daha karmaşık hale gelebilir. Bu nedenle, her hangi bir hak kaybı yahut mağduriyet yaşanmaması adına hukuki destek almak önemlidir.
- Boşanma Davasını Açma : Türkiye’de boşanma başvurusu, yerleşim yerinize bağlı olarak bulunduğunuz il ve ilçedeki Aile Mahkemesi’ne yapılır. Boşanma dilekçesinde, boşanma sebeplerini ve taleplerinizi belirtmelisiniz. Dava açma hakkı, her iki eşe de tanınmaktadır.
- Tebligat : Boşanma dilekçesi ve ilgili belgeler, eşinize tebliğ edilmelidir. Eşiniz yurt dışında yaşıyorsa, tebliğ süreci uluslararası hukuk normlarına ve Türkiye ile ilgili ülkenin arasındaki ikili anlaşmalara uygun yapılmalıdır. Yurtdışında bulunan eşin adresinin bulunamaması halinde adres araştırması sonuç vermemiş ise son çare olarak ilanen tebligat yapılması söz konusu olur. Şayet eşinizin de avukatı varsa tebligat daha kolay yapılır.
- Velayet ve Mal Paylaşımı : Eğer çocuklarınız varsa, velayet, nafaka ve çocukla kişisel ilişki konularını düzenlemelisiniz. Ayrıca, evlilik boyunca edinilen malların ve borçların paylaşımı üzerinde anlaşmaya varılmalıdır.
- Mahkeme Süreci : Boşanma davası, Türkiye’deki Aile Mahkemesi tarafından görülür. Mahkeme, tüm delilleri ve iddiaları değerlendirerek ve boşanma kararını verecektir. Eğer taraflar anlaşmalı boşanma yolunu seçerlerse, süreç daha hızlı ilerlemektedir.
- Boşanma Kararının Tanınması ve Tenfizi : Yabancı ülke mahkemesi tarafından verilen boşanma kararının ülkemizde doğrudan geçerli olması mümkün değildir. Yabancı ülke mahkemesi tarafından verilen boşanma kararı ancak tanıma ve tenfiz işlemleri ile ülkemizde geçerli hale gelmektedir.
Boşanma süreci, uluslararası unsurlar nedeniyle daha karmaşık hale gelebilir. Bu nedenle, her hangi bir hak kaybı yahut mağduriyet yaşanmaması adına bizimle İLETİŞİM geçiniz.
Yabancı Uyruklu Eş ile Anlaşmalı Boşanma
Taraflar birbirleriyle anlaşarak boşanmaya karar verdikleri takdirde anlaşmalı boşanma davası açılmaktadır. Bu durumda taraflar velayet, nafaka, tazminat gibi hususlarda anlaşarak imzaladıkları sözleşmeyi mahkemeye sunarlar. Mahkeme uygun gördüğü takdirde tarafların boşanmalarına karar verir. Yabancı uyruklu eşle anlaşmalı boşanma süreci, yerel yasal düzenlemelere ve çiftin anlaşmalarına bağlı olarak değişebilir. Genel olarak, anlaşmalı boşanma süreci aşağıdaki adımları içerir:
- Anlaşma Sağlama : İlk olarak, eşlerin boşanmaya ilişkin temel konularda anlaşmaya varması gerekmektedir. Bu konular arasında mal paylaşımı, nafaka, çocuk velayeti ve çocukla kişisel ilişki gibi konular bulunmaktadır.
- Hukuki Destek : Yabancı uyruklu eşle anlaşmalı boşanma sürecinde de bir aile hukuku avukatıyla çalışmak önemlidir. Avukat, anlaşmalarınızın hukuki olarak geçerli olduğundan ve yerel yasaların gerekliliklerine uyduğundan emin olmanıza yardımcı olacaktır. Sürenin kısalması, işleyişi ve hak kayıplarının meydana gelmemesi için hukuki destek alınmalıdır.
- Anlaşmalı Boşanma Protokolü : Eşlerin anlaştığı tüm konular, yazılı olarak bir anlaşmalı boşanma protokolüne yazılmalıdır. Bu protokolde, her iki tarafın imzasını taşımalı ve tüm detayları yer almalıdır.
- Boşanma Davası Başvurusu : Anlaşmalı boşanma başvurusu, yerel mahkemeye veya ilgili yargı merciine yapılmalıdır. Başvuruda, anlaşmalı boşanma protokolü ve diğer gerekli belgeler de sunulmalıdır.
- Mahkeme Süreci : Anlaşmalı boşanma durumunda, mahkeme süreci genellikle daha hızlı ve daha az karmaşıktır. Mahkeme, anlaşmalı boşanma protokolünü inceleyecek ve tüm anlaşmaların adil ve uygun olduğundan emin olacaktır. Eğer mahkeme, anlaşmanın koşullarını kabul ederse, boşanma kararını verecektir.
- Boşanma Kararının Tanınması ve Tenfizi : Yabancı ülke mahkemesi tarafından verilen boşanma kararının ülkemizde doğrudan geçerli olması mümkün değildir. Yabancı ülke mahkemesi tarafından verilen boşanma kararı ancak tanıma ve tenfiz işlemleri ile ülkemizde geçerli hale gelmektedir.
Yabancı uyruklu eşle anlaşmalı boşanma süreci, her iki tarafın işbirliği ve anlaşmaya varmasıyla daha hızlı ve daha az stresli hale gelebilir. Ancak, sürecin sorunsuz ve hukuki olarak geçerli olması ve aynı zamanda uluslararası unsurlar nedeniyle daha karmaşık hale gelebilir. Bu nedenle, her hangi bir hak kaybı yahut mağduriyet yaşanmaması adına bizimle İLETİŞİM geçiniz.
Yabancı Uyruklu Eş ile Çekişmeli Boşanma
Taraflar boşanma konusunda birbirleriyle anlaşamadıkları takdirde çekişmeli boşanma davası gündeme gelmektedir. Bu dava türünde taraflardan biri boşanmayı istememekte yahut her iki taraf da boşanmak istemesine karşın boşanmanın maddi ve manevi unsurlarında anlaşamamaktadırlar. Yabancı uyruklu eşten boşanma davası açacak kişiler çekişli şekilde açılırsa dava uzun ve zor olacaktır. Bu sürecin sorunsuz ve hukuki olarak geçerli olması ve aynı zamanda uluslararası unsurlar nedeniyle daha karmaşık hale gelebilir. Bu nedenle, her hangi bir hak kaybı yahut mağduriyet yaşanmaması adına bizimle İLETİŞİM geçiniz.
Yabancı Uyruklu Eşle Boşanma Sonuçları
- Nafaka
- Tazminat
- Velayet
- Mal Paylaşımı
Yabancı Uyruklu Eşten Boşanmada Nafaka
Yabancı uyruklu eşten boşanma davasında ilgililerin merak ettiği bir durum ise yabancı uyruklu eşe nafaka bağlanıp bağlanamayacağıdır. Nafaka, boşanma davası açıldığında geçici bir şekilde, boşanma davasında karar verildikten sonra ise kalıcı olarak mahkeme tarafından boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek tarafa hükmedilen paradır.
Nafaka ile ilgili düzenleme Türk Medeni Kanunu 175. Maddesinde mevcuttur. İlgili düzenleme “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.” hükmünü ihtiva etmektedir. Maddede de görüleceği üzere nafaka alacaklısının cinsiyeti belirtilmediği gibi yabancılık unsuru hakkında da bir ibare mevcut değildir. Yani, mevzuatımız çerçevesinde yabancı eşe nafaka hükmedilemeyeceği hakkında bir düzenleme mevcut değildir.
Yukarıda da bahsettiğimiz üzere yabancı eşten boşanmada uygulanacak hukuk, nafaka için de geçerlidir. Yani, Türk vatandaşı olsun ya da olmasın nafaka 175. Madde çerçevesinde ilgiliye hükmedilecektir. O halde Türk vatandaşı olmayan eş, boşanma davasında nafaka talebinde bulunmuşsa kanunun düzenlemesine göre kusuru daha ağır olmamak kaydıyla karşı taraftan nafaka alabilecektir.
Yabancı Uyruklu Eşten Boşanmada Tazminat
Yabancı uyruklu eşten boşanma davası neticesinde yabancı uyruklu eş lehine tazminata hükmedilir mi? Bu sorunun da cevabı esasen konumuzun başında da belirttiğimiz üzere yabancı eşten boşanmada uygulanacak hukukun boşanmanın sonuçları hakkında da geçerli olacağı ifadesiyle alakalıdır. Kanunumuzdaki düzenlemeler açık bir şekilde yabancıya karşı ilgili hakların cari olmadığını beyan etmemiştir. Yani, Türk Medeni Kanunu 174. Maddesi düzenlemesine göre
- Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen
- Kusursuz veya daha az kusurlu taraf
- Kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat talebinde bulunabilir.
- Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf
- Kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.
Yukarıdaki şartların mevcut olması durumunda yabancı uyruklu eş, karşı taraftan tazminat talebinde bulunabilecektir.
Yabancı Uyruklu Eşten Boşanmada Velayet
Yabancı uyruklu eşten boşanma davasında velayet konusu hakkında uygulanacak hukuk konusunda MÖHUK 14. Maddeye göre belirleme yapılacaktır. Buna göre boşanma sonrası velayet konusunda;
- Öncelikle eşlerin müşterek milli hukuku uygulanacaktır.
- Tarafların ayrı vatandaşlıkta olmaları durumunda ise müşterek mutad mesken hukuku uygulanacaktır.
- Tarafların müşterek mutad mesken hukukunun bulunmadığı halde ise Türk hukuku uygulanacaktır.
Uygulanacak hukuk konusunda örnekleme yapmak gerekirse
Alman bir baba ve Suriyeli bir anneden meydana gelen çocuğun velayeti hakkında uygulanacak hukuk şu şekilde belirlenecektir: Ebeveynlerin müşterek milli hukuku bulunmamaktadır. O halde müşterek mutad meskene bakılması gerekecektir. Her iki tarafın son olarak Türkiye’de bulunduğu varsayımında çocuğun velayetinde Türk hukuku uygulanacaktır. Yani, Türk Medeni Kanunu devreye girecek ve ilgili hükümler uygulanacaktır.
Bilindiği üzere hukuk sistemimize göre boşanmada velayet anne-babadan birine verilmektedir. Yabancı eşten boşanma davasına bakan hakimin çocuğun velayetinin kime bırakılacağını değerlendirip hükme bağlaması gerekmektedir. Velayetin kime verileceği hususunda çocuğun üstün yararı ilkesi göz önünde bulundurulur. Buna göre çocuğun yaşı, tarafların çocuğa yönelik geçmiş davranışları, tarafların çocuğa bakma açısından uygun özelliklere sahip olması, çocuğun alıştığı ortamın korunması, varsa kardeşlerin ayrılmaması, çocuğa iyi bir aile ortamı sağlanması, çocuğun diğer tarafla kişisel ilişkisinin gözetilecek olması, çocuğun görüşü, tarafların sosyal ekonomik yapısı gibi unsurlar göz önünde bulundurulmaktadır.
DİKKAT : Velayet ebeveynler için değil çocuğun yararı içindir. Bu noktada tarafın yabancı uyruklu olmasının bir önemi bulunmamaktadır. Yani, yabancı uyruklu eşten boşanma davasının sonucunda çocuğun velayeti yabancı uyruklu eşe verilebilmektedir. Buradaki kıstas, çocuğun üstün yararıdır.
Yabancı Uyruklu Eşten Boşanmada Mal Paylaşımı
Yabancı eşten boşanmada mal paylaşımı, boşanma sürecine giren taraflar için büyük bir problem teşkil etmektedir. Yabancı eşten boşanmada mal paylaşımı, evlilik birliğinin mahkemece verilecek kararla sona ermesinin akabinde kural olarak evlilik içinde edinilmiş malların eşit bir şekilde taksimi esasına dayanmaktadır.
Yabancı eşten boşanmada mal paylaşımı, mal paylaşımı davası ile gerçekleşmektedir. Özellikle belirtmek gerekir ki mal paylaşımı davası, boşanma davası ile birlikte açılamaz. Mal paylaşımı davasının boşanma davası ile beraber ancak ayrı bir dava olarak açılması durumunda mahkeme boşanma davasının kesinleşmesini, mal paylaşımı davası için bekletici mesele yapmaktadır. Yani, ilk olarak görülmekte olan yabancı uyruklu eşten boşanma davasında boşanma kararının verilmesi gerekmektedir. Aile mahkemesince verilen boşanma kararı kesinleştikten sonra mal paylaşımı davası görülmeye başlanır.
Yabancı eşten boşanma halinde mal paylaşımında yetkili hukukun tespiti noktasında Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK)’un 15. Maddesi devreye girmektedir. İlgili maddeye göre;
- Evlilik malları hakkında eşler evlenme anındaki mutad mesken veya milli hukuklarından birini açık olarak seçebilirler
- Böyle bir seçim yapılmamış olması halinde evlilik malları hakkında eşlerin evlenme anındaki müşterek milli hukuku uygulanır.
- Eşlerin evlenme anındaki müşterek milli hukuku bulunmaması halinde evlenme anındaki müşterek mutad mesken hukuku uygulanır.
- Eşlerin evlenme anında müşterek mutad mesken hukuku da bulunmuyorsa Türk hukuku uygulanır.
- Malların tasfiyesinde, taşınmazlar için bulundukları ülke hukuku uygulanır.
- Evlenmeden sonra yeni bir müşterek hukuka sahip olan eşler, üçüncü kişilerin hakları saklı kalmak üzere bu yeni hukuka tabi olabilirler.
Görüleceği üzere madde farklı durumlarda ortaya çıkabilecek problemlere uygulanacak çözümleri sunmuştur. Bu noktada yabancı eşten boşanma sonrası mal paylaşımında alanında yetkin bir boşanma avukatı ile süreci yürütmek yararınıza olacaktır.
Yabancı Eşin Adresi Bilinmiyorsa Ne Yapılır?
Uygulamada belki de en çok karşılaşılan problemlerden birisi, yabancı eşin yurtdışına gitmesi yahut Türkiye’de olsa dahi adresinin bilinmemesidir. Adresi meçhul olan yabancı eşin öncelikle belirli kurumlardan adresi soruşturulur. Herhangi bir adres bulunur ise bu adreslere tebligat çıkartılır. Eğer kurumlardan da adres konusunda herhangi bir dönüş alınamıyor ise 7201 sayılı Tebligat Kanunu madde 28’de yer alan “İlanen Tebligat” usulü ile tebligat yapılır. İlanen tebligat usulünde ön inceleme duruşması, duruşma zaptı, karar ve kesinleşmeye ilişkin tebligatlar gazeteye ilan verilmesi yolu ile yapılır.
İlanen Tebligat Nedir?
İlanen tebligat, muhatabın (yabancı eşin) adresinin bilinmemesi veya tebligatın başka yollarla yapılamaması durumunda, tebligatın resmi bir gazetede ilan edilmesi yoluyla yapılan tebligattır.
İlanen Tebligatın Uygulanması
- Boşanma davasının ön inceleme duruşması, duruşma tutanağı, karar ve kesinleşmeye ilişkin tebligatlar ilanen yapılır.
- İlanen tebligat, normal tebligata göre daha masraflı bir yöntemdir.
- İlanen tebligatın yapılabilmesi için, yabancı eşin adresinin gerçekten bilinmediğinin veya tebligatın diğer yollarla yapılamamasının kanıtlanması gerekir.
- İlanen tebligatın yapılacağı gazete, mahkeme tarafından belirlenir.
- İlanen tebligatın masrafları, davacı tarafından ödenir.
İlanen Tebligatın Sonuçları
İlanen tebligatın yapılmasıyla birlikte, yabancı eşin davadan haberdar olduğu kabul edilir ve dava süreci devam eder. Mahkeme, gerekli incelemeleri yaparak boşanma kararı verebilir.
Yabancı Uyruklu Eşten Boşanma Davasında Hangi Ülkenin Hukuku Uygulanır?
Yabancı uyruklu eş ile yapılacak boşanma davalarında 5718 sayılı Milletlerarası Özel ve Usul Hukuku Kanunu (MÖHUK) hükümleri uygulanmaktadır. Söz konusu kanunun 14. maddesine göre;
- Boşanma ve ayrılık sebepleri ve hükümleri, eşlerin müşterek millî hukukuna tâbidir. Tarafların ayrı vatandaşlıkta olmaları hâlinde müşterek mutad mesken hukuku, bulunmadığı takdirde Türk hukuku uygulanır.
- Boşanmış eşler arasındaki nafaka talepleri hakkında birinci fıkra hükmü uygulanır. Bu hüküm ayrılık ve evlenmenin butlanı hâlinde de geçerlidir.
- Boşanmada velâyet ve velâyete ilişkin sorunlar da birinci fıkra hükmüne tâbidir.
- Geçici tedbir taleplerine Türk hukuku uygulanır.
Boşanmış eşler arasındaki nafaka talepleri hakkında da yukarı sayılan sistem uygulanır. Aynı şekilde, ayrılık ve evlenmenin butlanı halinde de aynı kanun hükmü geçerlidir. Yabancı uyruklu eşten boşanma davasında esnasında uygulanacak hukuk Türk Hukukudur.
Evlilik Yolu ile Kazanılmış Vatandaşlık, Oturum ve Çalışma İzninin İptali
Yabancıların evlilik yolu ile Türk vatandaşlığını elde edebilmesi için önemli bazı şartlar vardır. Bu şartlar aşağıda olduğu gibidir.
- Bir Türk vatandaşı ile en az üç yıl evli kalmak.
- Evli kalınan süre içerisinde de; aile birliği içinde yaşama,
- Evli kalınan süre içerisinde de; evlilik ile bağdaşmayacak bir faaliyette bulunmama,
- Evli kalınan süre içerisinde de; milli güvenlik ve kamu düzeni bakımından engel teşkil edecek bir hali bulunmama,
Sıralanan şartların mevcudiyeti halinde, yabancı uyruklu kişinin evlilik yoluyla Türk vatandaşlığı kazanması mümkündür. Fakat, bir Türk vatandaşı ile evli olan; ancak, Türk vatandaşlığına hak kazanamamış yabancı uyruklu kişi boşandığı takdirde, evlilik ile vatandaşlık kazanma imkanı son bulur. Öte yandan, evlilik ile Türk vatandaşlığı kazanan yabancı uyruklu bir kişinin Türk vatandaşlığı, boşansa dahi son bulmaz, vatandaşlık hakkı devam eder.
DİKKAT : Türk vatandaşı eş ile yabancı uyruklu eş arasında yaşanan somut olayın koşullarına ve özelliklerine göre, yabancının ikamet ve çalışma izni iptal edilebilir. Belirli hallerde, yabancı uyruklu eşten boşanma davası neticesine göre vatandaşlığın kaybedilmesi de mümkün olmaktadır.
Yabancı Uyruklu Eşe Karşı Açılacak Boşanma Davalarında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunu (MÖHUK)’nda yabancı mahkeme ilamlarının tenfizi ve tanınması dışında, boşanma veya ayrılık davalarında görevli mahkeme konusunda bir hükme yer verilmemiştir. Ne var ki, açık bir düzenlemenin bulunmayışı yabancı eşe karşı açılacak boşanma davalarında görevli mahkemenin tespitinde bir belirsizlik bulunduğu anlamına gelmemektedir. Zira, yabancı unsurlu boşanma veya ayrılık davalarında görevli mahkeme Aile Mahkemesi, bu mahkemenin kurulmadığı yerlerde ise Aile Mahkemesi sıfatıyla anılan davalara bakmakla yetkilendirilen Asliye Hukuk Mahkemeleridir.
Yabancı uyruklu bir eşle olan evliliği sona erdirmek için açacağımız davada Türk mahkemelerinin milletlerarası yetkisi Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunu (MÖHUK)’nda düzenlenmiştir. Konunun düzenlendiği Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunu (MÖHUK)’nun 40. maddesi şu şekildedir: “Türk mahkemelerinin milletlerarası yetkisini, iç hukukun yer itibariyle yetki kuralları tayin eder.”
Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunu (MÖHUK)’nun 40. maddesinde atıf yapıldığı üzere iç hukukumuzda boşanma davasındaki yetkili mahkeme ise, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 168. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesi yetkilidir. Ancak yabancı uyruklu eşle evlenmelerde sık sık karşılaşıldığı üzere, eşler çoğunlukla yurt dışında yaşamaktadırlar. Böyle bir durumda Türk Medeni Kanunu’nun 168. maddesine bakılarak yetkili mahkeme belirlenememektedir. Konuya ilişkin, MÖHUK m.41’deki düzenlemeye göre, Türk vatandaşlarının kişi hâllerine ilişkin davalar, yabancı ülke mahkemelerinde açılmaz veya açılamaz ise yetkili mahkeme şu şekilde belirlenir:
- Türkiye’de yer itibariyle yetkili mahkeme.
- Bulunmaması durumunda, ilgilinin sakin olduğu yer mahkemesi.
- Türkiye’de sakin değilse, Türkiye’deki son yerleşim yeri mahkemesi. O da mevcut değilse Ankara, İstanbul veya İzmir mahkemelerinde açılır.
Görüldüğü üzere Türkiye’de yetkili bir mahkeme bulunmadığı ve yabancı ülkede dava açılmadığı takdirde Ankara, İstanbul veya İzmir mahkemelerinden birinde dava açılabilir. Zira çoğu zaman yabancı eşle evliliklerde yurtdışında yaşandığından, eşlerden birinin Türkiye’de sakin olduğu yer veya son yerleşim yeri mahkemesi bulunmamaktadır.
Yurtdışında Açılmış Bir Boşanma Davası Varsa
Yurtdışında bir boşanma davası açılmış ise, artık Türkiye’de bir dava açılamaz. Aynı şey, karşılıklılık ilkesi ve derdestlik prensibi gereği diğer ülkeler için de geçerlidir.
Ülkelerin mahkemeleri diğer ülkede bir dava görülmekte olduğundan haberdar olmayarak bir davayı görüp sonuçlandırabilir. Burada önemli nokta şudur: yabancı ülkedeki dava devam ediyorsa, dava açılamaz. Çünkü belki o davada daha taraflara tebligat yapılmadı ama yapılacak, belki taraflar haberdar edilecek ancak henüz zamanı gelmedi? Tabi Türk mahkemesine bu durum taraflardan birince iddia olarak bildirilmedikçe mahkemenin bunu tespit etmesi mümkün olmayabilir. Sadece, yurtdışındaki dava bitmiş, boşanmayla sonuçlanmış, fakat karar burada tanıma ve tenfize tabi tutulmamışsa, hatta Türkiye’deki taraf da tebligatı almamış olma gibi sebeplerle böyle bir kararın varlığından da haberdar değilse, burada yeni dava açabilir. Yabancı mahkeme ilamı Türkiye’de tanımama/tenfiz yolu ile tespit edilmedikçe kesin delil veya kesin hüküm sayılmaz. Karşı taraf, Türkiye’de açılan bu yeni davada kendi ülkesinde alınan kararın tanıma tenfizini yaptırmadığı sürece kararı bir mahkeme kararı olarak kullanamaz. Karar yalnızca herhangi bir alelade delil gibi değerlendirilebilir.
Tanıma tenfiz hakkındaki son yenilik, 2018’de yapılmıştır, artık yabancı ülke boşanma kararlarının Türkiye’de nüfus kütüğüne tescili, tarafların Türkiye’de nüfus müdürlüğüne veya o ülkedeki Türk Konsolosluğuna başvurularak da yapılabilmektedir. Her iki taraf da Türk ise tarafların bizzat veya vekilleri aracılığıyla birlikte başvuru yapmaları gerekmektedir. Eğer birlikte başvuru yapamıyorlarsa, işte o zaman yine eski usül mahkemede tanıma ve tenfiz davasının açılması zorunludur. Bunun istisnası, taraflardan birinin ölmüş olması ya da yabancı olmasıdır. Bu durumda Türk vatandaşı olan diğer taraf veya vekilinin tek başına başvurması yeterlidir.
Benzer şekilde Türk mahkemelerinden alınan bir boşanma kararı da yabancı ülkelerde tanıma ve tenfiz davası ve dengi olan davaların açılması, yahut o ülke hukukuna göre mümkün ise bir idari makamca Türk Mahkemesi kararının onaylı tercümesine şerh verilmesi , kayıtlara işlenmesi gibi usüllerle infaz edilebilir.
Yabancı Ülkede Alınan Boşanma Kararının Türkiye’de Geçerliliği
Yabancı ülke mahkemesi tarafından verilen boşanma kararının ülkemizde doğrudan geçerli olması mümkün değildir. Yabancı ülke mahkemesi tarafından verilen boşanma kararı ancak tanıma ve tenfiz işlemleri ile ülkemizde geçerli hale gelmektedir. Aksi takdirde tarafların evlilikleri kağıt üzerinde devam edecek ve yabancı ülke mahkemesinde alınan karar ülkemizde geçerli kabul edilmeyecektir.
Yabancı ülke mahkeme kararlarının Türkiye’de tanınabilmesi için taraflardan herhangi birinin Türkiye’de yaşıyor olması gerekmektedir. Açılacak tanıma ve tenfiz davasıyla mahkeme, sunulacak boşanmaya ilişkin olan yabancı mahkemede alınan apostil şerhli kararın ardından tanıma ve tenfiz kararını verecektir. Bu sayede yabancı ülke mahkemesinde yapılan boşanma işlemi Türkiye’de de tanınmış olacaktır.
Bu konu hakkında daha detaylı bilgi edinmek için “Tanıma ve Tenfiz Davası” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Sonuç
Öncelikle belirtmek gerekir ki boşanma, bilhassa çekişmeli boşanma iki taraf da Türk iken bile oldukça çetrefilli bir iştir. Bir de tarafların milletlerinin farklı olması ya da farklı bir ülkede gerçekleşmiş ya da gerçekleşecek bir boşanma söz konusu ise iş iyice içinden çıkılmaz bir hal alabilir. Özellikle boşanmanın akabinde gerçekleşecek olan mal paylaşımı, tazminat talebi ya da davası, varsa çocukların velayeti, velayeti yabancı eşte kalacak olan çocuk ile görüşmelerin tesisi, boşanma davası esnasında taraflardaki kusurun ve oranının belirlenmesi hususlarında çok farklı sorunlar yaşanmaktadır. Ayrıca eşin adresinin bilinmediği ya da bulunamadığı durumlarda ilanen tebliğ yoluna gidilir ki bu da yine profesyonelce takibi gereken zorlu ve masraflı bir süreçtir. Burada da uzman yardımı almak zaman ve para kaybına engel olacaktır.
Bu nedenle bilhassa çekişmeli olarak boşanılacak ise muhakkak profesyonel bir avukattan yardım alınmalıdır. Anlaşmalı boşanmada dahi hazırlanan protokol hukuki bir metin olacağı ve dönüşü olamayacağı için, her hangi bir hak kaybı yahut mağduriyet yaşanmaması adına bizimle İLETİŞİM geçiniz.
İletişim Bilgileri
- Telefon Numarası : 0 (530) 833 45 88
- E-Posta Adresi : av.secililaydasonmez@gmail.com
- Adres : Adalet Mah. Manas Bulv. No:44 Ata Plaza A Blok Kat : 3 Daire : 7 Bayraklı-İZMİR
- Mesai Saatleri : Hafta içi 09.00 – 18.00