Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AHİM)
İçindekiler
- 1 Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Nedir?
- 2 AİHM’in Kapsama Alanı Nedir?
- 3 Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne Kim Başvurabilir?
- 4 Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne Nasıl Başvurulur?
- 5 Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne Başvuru Süresi ve Koşulları Nedir?
- 6 Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Başvuruları Nasıl Değerlendirir?
- 7 Mahkemenin Kararına Uymayan Üye Devletlere Ne Olur?
- 8 Neden AİHM Başvurusu Yapmalıyız?
- 9 İletişim Bilgileri
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Nedir?
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), resmi adı İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Sözleşme olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni ve ek protokollerini temel alarak yargısal denetim yapan bir uluslararası mahkemedir. Fransa’nın Strazburg kentinde yer almaktadır. Bu nedenle “Strazburg Mahkemesi” biçiminde de söylenmektedir.
AİHM Strazburg’daki Avrupa Konseyi’nin en önemli parçalarından biridir. Bu konsey Avrupa Birliği’nin (AB) konseyi ile karıştırılmamalıdır. Türkiye bu konseyin, daha bilinen ve kullanılan adıyla Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nin (AKPM) 47 üyesinden biridir. Ancak hem AKPM’yi hem de AİHM’i içine alan yapının adı ‘Avrupa Konseyi’dir
Günümüz AB’sini oluşturan temel metinler, Avrupa Ekonomik Topluluğu’nun (AET) 1957’deki kuruluşundan önce Avrupa Konseyi bünyesinde hazırlanmıştır.
Bu metinlerin de başında bugünkü Kopenhag siyasi kriterlerinin olmazsa olmazı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) geliyor. İşte AİHM de AİHS temelinde oluşturulmuş bir yargı sistemidir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) başvurularının usul ve esaslarına dair başlıca düzenlemeler Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) İç Tüzüğü’nde yer almaktadır.
Bu konu hakkında daha detaylı bilgi edinmek için “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Bu konu hakkında daha detaylı bilgi edinmek için “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) İç Tüzüğü” başlıklı yazıyı inceleyebilirsiniz.
Her üye ülke AİHM heyetine bir yargıç verir. Bu tek yargıç o ülkenin önerdiği yargıçlar listesinin içinden Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) oyu ile seçilir. AKPM seçimi öncesi adaylar alt komitelerin gerçekleştirdiği sıkı bir mülakat evresinden geçerler.
9 yıllık bir görev süresine sahip olan yargıçlar yalnızca bir dönem görev yapabilirler ve görev süreleri boyunca tam bağımsızlık ile hareket etme yetkisine ve sorumluluğuna sahiptirler. Kendi ülkelerini temsil etmez veya çıkarlarını kollamazlar.
Her yargıcın tüm üye ülkelerden karışık şekilde oluşan çalışma takımları bulunur. Bu takımlarda alanlarında uzman hukukçular, danışmanlar ve asistanlar olur.
Yargıçlar, yerlerine başkası seçilinceye kadar görevlerini sürdürürler. Buna karşılık, daha evvel katılmış oldukları davalara, görevleri sona erdikten sonra da bakmaya devam ederler. 70 yaşına gelen bir yargıcın görev süresi sona ermektir.
Bir yargıç ancak diğer yargıçlar tarafından görevden alınabilir. Bunun için diğer yargıçların üçte iki çoğunluğu gerekmektedir. Bunun dışında bir yargıcı görevinden alabilecek bir başka üst otorite yoktur.

AİHM’in Kapsama Alanı Nedir?
AİHM kararlarının kapsama alanı oldukça geniştir. Sözleşmeye taraf olan ülkeler toplamda 820 milyon kişilik bir nüfusa sahiptir. Bu nüfusa üye devletlerde bulunan ancak üye devlet vatandaşı olmayan mülteciler de eklendiğinde sayı daha da artar çünkü onlar da AİHM’in koruyucu şemsiyesi altındadır.
Bu şemsiye AİHS’e taraf olan ülkelerin vatandaşlarının, askerlerinin veya şirketlerinin AİHS’e taraf olmayan ülkelerdeki faaliyetlerini de kapsar. Buna bir örnek askerleri ile Irak’ta bulunan İngiltere’nin buradaki sivil ölümlere ilişkin gerekli soruşturmayı yapmaması sonucu yargılanarak mahkum edilmesiydi.
Bunun da ötesinde eğer AİHS’e taraf bir ülke AİHS’e taraf olmayan bir ülkenin kendi topraklarında insan haklarını ihlal edici faaliyetlerine göz yumuyorsa yine AİHM’de yargılanabilir. Bunun bir örneği de CIA’in Makedonya’da terörist oldukları gerekçesiyle birçok kişiye uyguladığı işkencelerin sonucu Makedonya devletinin AİHM’de tazminata mahkum edilmesiydi.
Dava hakkında karar alan mahkemenin kararı üye devlet için bağlayıcıdır. Davacı haklı bulunmuşsa mahkemenin belirlediği türde ve miktarda tazminat ödenmek zorundadır.
AİHM hukuku ulusal hukukun üzerindedir ve gerektiğinde ulusal hukuk AİHM’deki içtihatlara göre değiştirilir.
Bu konu hakkında daha detaylı bilgi edinmek için “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Karar Arama” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne Kim Başvurabilir?
AİHM başvuruları bakımından Sözleşme m. 34’te “Sözleşme veya protokollerinde tanınan haklarının Yüksek Sözleşmeci Taraflar’dan biri tarafından ihlal edilmesinden dolayı mağdur olduğunu öne süren her gerçek kişi, hükümet dışı kuruluş veya kişi grupları” temel alınmış, başvurucuların yurttaşlığı özelinde herhangi bir ayrım yapılmamıştır. Aralarında Türkiye Cumhuriyeti’nin de bulunduğu Avrupa Konseyi’ne üye devletlerden herhangi birinin kamu gücü kullanan makamlarının Sözleşme’yi veya ek protokolleri ihlal ettiği öne sürülerek AİHM’e başvurulabilir. Sözleşme bütün Avrupa Konseyi üyelerince kabul edilmesine karşın ek protokollerde düzenlenen hakların ihlal edildiği iddiasıyla yapılacak bireysel başvurularda ihlal eden devletin ek protokole taraf olup olmadığı kontrol edilmelidir.
Sözleşme’de düzenlenen temel hak ve özgürlükler basitçe yaşam hakkı, işkence yasağı, kölelik ve zorla çalıştırma yasağı, özgürlük ve güvenlik hakkı, adil yargılanma hakkı, kanunsuz ceza olmaz ilkesi, özel hayata ve aile hayatına saygı hakkı; düşünce, vicdan ve din özgürlüğü, ifade özgürlüğü, toplantı ve dernek kurma özgürlüğü, evlenme hakkı, etkili başvuru hakkı ile ayrımcılık yasağıdır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin taraf olduğu 1 No’lu Ek Protokol mülkiyet hakkına, eğitim hakkına ve serbest seçim hakkına; 7 No’lu Ek Protokol yabancıların sınır dışı edilmelerine ilişkin usuli güvencelere, cezai konularda iki dereceli yargılanma hakkına, adli hata hâlinde tazminat hakkına, aynı suçtan iki kez yargılanmama ve cezalandırılmama hakkına ve eşler arasında eşitlik ilkesine; 13 No’lu Ek Protokol istisna getirme ve çekince koyma yasağı ile birlikte ölüm cezasının kaldırılmasına yer vermektedir. Sözleşmede ve ek protokollerde düzenlenen hak ve özgürlüklerin kapsamı AİHM tarafından belirlenmekte olup açıkça düzenlenmeyen kimi ilkeler içtihat yoluyla var olan hak ve özgürlüklerin norm alanına dâhil edilebilmektedir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne Nasıl Başvurulur?
AİHM başvuruları Mahkeme’nin resmi internet sitesinde yer alan matbu ve güncel başvuru formunun doldurulması ve posta yoluyla Mahkeme’ye iletilmesi suretiyle yapılır.
Bu konu hakkında daha detaylı bilgi edinmek için “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Başvuru Formu” başlıklı yazıyı inceleyebilirsiniz.
Bu konu hakkında daha detaylı bilgi edinmek için “Başvuru Formunun Doldurulmasına İlişkin Ayrıntılı Açıklama” başlıklı yazıyı inceleyebilirsiniz.
AİHM’e yapılacak başvuru postaya verilirken aşağıdaki adres yazılmalıdır.
- Adres : The Registrar, European Court of Human Rights, Council of Europe, 67075 Strasbourg cedex, FRANCE
- Telefon : 33(0)3 88 41 20 18,
- Faks : 33 (0)3 88 41 27 30
Posta ücreti dışında ayrıca herhangi bir başvuru ücreti, harç, gider avansı vb. ödenmesine gerek yoktur. AİHM’in resmi dilleri Fransızca ve İngilizce olmasına karşın başvurular Türkçe yapılabilir. Başvurunun AİHM Yazı İşleri Müdürlüğü nezdinde bulunduğu süreçte Mahkeme ile yazışmalar Türkçe yapılabilir. Başvurunun Türkiye Cumhuriyeti hükümetine (ya da ihlali gerçekleştirdiği ile sürülen devletin hükümetine) bildirilmesinden sonra kural olarak bütün yazışma ve işlemlerde Fransızca veya İngilizce kullanılmalıdır.
A.İ.H.M tarafından verilen kararlar, Adalet Bakanlığı bünyesinde İnsan Hakları Dairesi Başkanlığı tarafından tercüme edilmekte olup, tercüme edilen karar metinlerine https://inhak.adalet.gov.tr/ adresinden ulaşmak mümkündür.
AİHM başvuru formunun eksiksiz doldurulması gereklidir. Güncel formda ihlale konu olayın açıklanması için üç, ihlallerin açıklanması için iki sayfa bırakılmıştır. Anayasa Mahkemesi bireysel başvuru formundan farklı olarak AİHM başvuru formuna sayfa eklemek ya da olayların anlatımına veya ihlal açıklamalarına form hâricinde başka bir belgede devam etmek mümkün değildir. Bu nedenle ihlalin gerçekleşme biçimine ilişkin ayrıntılı açıklamalar “Olayların anlatımı” başlığına sığdırılmalı, bütün hak ihlalleri ise “İddia edilen Sözleşme ve/veya Protokol ihlallerine ve iddiaların dayanaklarına dair açıklama” başlığı altında açık, anlaşılır, kısa ve öz biçimde belirtilmelidir. Başvuru formunda belirtilmeyen hiçbir hususa başvuru formunun ekinde yer verilemez. Başvuru formu tek başına ihlale konu olayın ne olduğunu ve hangi hakların ihlal edildiğini aktarmada yeterli olmalıdır. Başvuru formunda aktarılan olay ve ihlallere yenileri eklenmeden, yalnızca var olanların teknik olarak açıklanması vb. amaçlarla ek beyan sunulabilir. Başvuru formunun ekine koyulacaklar yirmi sayfayı aşmaması gereklidir.
ÖNEMLİ : Başvurularda en çok yapılan hata iç hukuk yollarının tüketilmemiş olmasıdır.
AİHM başvurusuna konu edilen olaya ve iç hukukta tüketilen bütün kanun yollarına ilişkin belgelerin yine başvuru formunun ekine koyulması gerekir. Başvuru formuna eklenen belgeler daha sonra başvurucuya iade edilmeyeceği için bu belgelerinin aslının değil, nüshasının eke koyulması önemlidir. AİHM başvuru formu ve ekleri belirli bir sırada dizilmeli, sayfalar numaralandırılmalı ve zımba, ataş, iğne, bant, yapıştırıcı vb. ile hiçbir şekilde birbirine tutturulmamalıdır.
ÖNEMLİ : Tamamlamış olduğunuz başvuru formuna belgelerin asıllarını koymayın. Bunlar bir daha başvuru sahibine geri verilmez.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne Başvuru Süresi ve Koşulları Nedir?
AİHM’e başvurmadan önce kural olarak iç hukukta var olan bütün olağan kanun yollarını (mümkün ve etkili olduğu müddetçe itiraz, dava, istinaf, temyiz vb.) tüketmek ve Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunmak gerekir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin de taraf olduğu 15 No’lu Ek Protokol ile Sözleşme’nin kimi hükümleri değiştirilmiştir. Bu doğrultuda değiştirilen Sözleşme m. 35/1 hükmü uyarınca AİHM’e yapılacak bir başvurunun “iç hukuktaki kesin karar tarihinden itibaren dört aylık bir süre içinde” yapılması zorunludur.
Dört aylık süre, kesin ve nihai kararın başvurucuya veya vekili varsa vekiline tebliğ edilmesinden itibaren başlar. Sürenin son gününün hafta sonuna, resmi tatile vs. denk gelmesinin önemi bulunmamaktadır.
Başvuru, usulüne uygun olarak doldurulan formun AİHM’e gönderilmek üzere postaya verildiği tarihte yapılmış sayılır. Süresinde yapılmayan veya mümkün ve etkili bütün kanun yolları tüketilmeden yapılan bir başvurusu AİHM kabul edilemez bulunacaktır. Bunun yanı sıra başvurunun isimsiz yapılması, daha önce AİHM ya da başka bir uluslararası merci tarafından karara bağlanmış bir konuda başvurulması veya başvuru hakkının kötüye kullanılması kabul edilme.
Bu konu hakkında daha detaylı bilgi edinmek için “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi İle İlgili Sıkça Sorulan Sorular” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Başvuruları Nasıl Değerlendirir?
AİHM başvurusunun yukarıda sayılanlar dışında başka birtakım usule ilişkin kabul edilebilirlik koşulları bulunmaktadır.
AİHM’in zaman, kişi, yer ve konu bakımından yetkili olmasıdır. Zaman bakımından yetki, Sözleşme’nin veya ilgili ek protokolün yürürlüğe girmesinden önce gerçekleşen ihlallerin incelenememesi anlamına gelir. Ancak yürürlük tarihinden önce gerçekleşmiş bir ihlal yürürlük tarihinden sonrasında sonuç doğurursa bu husus inceleme konusu yapılabilir.
Kişi Bakımından Yetki : AİHM başvurusunda bulunma ehliyetini ifade etmektedir. Ölmüş ya da kişiliği başka biçimde sonlanmış gerçek ve tüzel kişiler bu ehliyetten yoksundur. Tüzel kişiliği olmayan ve aynı olay nedeniyle hakları ihlal edilen bireylerin oluşturduğu kişi topluluklarının AİHM’e başvurması olanaklıdır. Kamusal yetki kullanan organlar, idari makam ve merciler, başka bir deyişle, kamu tüzel kişileri de AİHM başvurusunda bulunamaz. Başvurunun bir bireye ya da Avrupa Konseyi’ne üye olmayan bir devlete karşı yapılması veya ihlalin mağduru olmayan bireylerce yapılması diğer kişi bakımından yetkisizlik örnekleridir.
Yer Bakımından Yetki : Devletin kural olarak kendi topraklarında gerçekleştirdiği ihlallerden sorumlu tutulması anlamına gelir, ancak bir devletin başka bir ülkede kendisine bağlı bir görevlinin yetkisi ve denetiminde işlediği ihlalden sorumlu tutulduğu istisnai örneklerle karşılaşmak mümkündür. Yine uluslararası toplumda başka bir devletin toprağı sayılan ancak hukuka uygunluğundan bağımsız olarak savaş, işgal, ilhak, gibi bir nedenle aleyhine başvuruda bulunulan devletin etkin kontrolü altında olduğu saptanan topraklardaki ihlaller AİHM tarafından incelenebilecektir.
Konu Bakımından Yetki : Yalnızca Sözleşme ve ek protokollerinde korunan hak ve özgürlüklerin AİHM başvurusuna konu edilebilmesidir. Ancak bu noktada altını çizmek gerekir ki AİHM, başvurucunun nitelendirmeleriyle bağlı değildir ve öne sürülen hak ihlallerini kendisi nitelendirebilir. Başvurucu Sözleşme veya aleyhine başvuruda bulunduğu devletin tarafı olduğu bir ek protokolde düzenlenmeyen bir hakkın ihlal edildiğini belirtmiş ise de Mahkeme olayda gerçekleşen ihlalin yanlış nitelendirildiğini, bunun aslında Sözleşme veya ek protokollerinde düzenlenen bir hakkın kapsamına girdiği sonucuna varabilir. Bunun tersi de mümkündür.
Buraya kadar yapılan açıklamalar usule ilişkin kabul edilebilirlik koşullarına ilişkindir. Usule ilişkin kabul edilebilirlik koşullarını sağlayan bir AİHM başvurusu artık esastan incelenecektir.
Başvurunun esastan kabul edilebilmesi için öncelikle açıkça dayanaktan yoksun olmaması gerekir. Gerçekle bağdaşmadığı, ortada bir hak ihlalinin bulunmadığı, makul bir başarı şansının olmadığı herkesçe anlaşılan başvurular böyledir. Yeterince delil olmayan ihlal iddiaları ile karmaşık ve zorlama şikâyetler de açıkça dayanaktan yoksun kalabilecektir. Ayrıca, AİHM başvurusu kanun yolunda gözetilmesi gereken hususlardan ziyade temel hak ve özgürlüklerin devlet eliyle ihlal edilip edilmediğinin incelendiği olağanüstü bir kanun yolu olduğu için, iç hukuka aykırılığın ileri sürüldüğü temyiz dilekçesi niteliği taşıyan bir başvuru muhtemelen açıkça dayanaktan yoksun olacaktır. Başvurucunun önemli bir zarara uğramadığının anlaşılması durumunda da, Sözleşme m. 1’de yer alan insan haklarına saygı yükümlülüğü başvurunun esastan incelenmesini gerektirmiyorsa, başvuru kabul edilemez bulunabilir.
Arama butonuna başvuru numarası yazılmak suretiyle AİHM Kararlarının Sonuçları takip edebilirsiniz.
ÖNEMLİ : AİHM’ne acil durumda elektronik ortamda 2000 karaktere kadar ileti gönderebilirsiniz. Bu durumda size geri dönüş yapılmayabilir ama en azından AİHM’ne acil bir hususta soru sorabilir veya talebinizi iletebilirsiniz. Buraya Tıklayarak; isim, soy isim ve E-mail adresinizi yazarak iletinizi gönderebilirsiniz.
Mahkemenin Kararına Uymayan Üye Devletlere Ne Olur?
AİHM kararlarının uygulanmasını sağlamak ve bunu takip etmek Avrupa Konseyi’nin yürütme kolu olan Bakanlar Komitesi’nin görevidir. Bu komite üye ülkelerin dışişleri bakanlarından ve onların daimi temsilcilerinden oluşur.
Bu komite düzenli olarak verilen kararların uygulandığını teyit etmek için toplanır. Kararlar tatmin edici şekilde uygulanana kadar da komite konuyu gündeminde tutar ve sürekli olarak mahkum edilen ülkenin önüne koyar.
Karara veya kararlara uymamakta ısrar eden üye ülke bir süre sonra konseydeki haklarının askıya alınması durumu ile karşı karşıya kalır ve o ülke karar mekanizmalarında etkili olamaz. Bu süreç üyeliğin askıya alınmasına kadar gidebilir.
Neden AİHM Başvurusu Yapmalıyız?
- Öncelikle ‘’Hak Verilmez Alınır’’, hiçbir idari makam, hiçbir yargı mercii kendiliğinden bir hakka hükmetmez, haksızlığa uğradığınızı düşünüyorsanız, kanunların size tanıdığı tüm hakları ısrarlı bir şekilde takip edip, hakkınızı aramak için mücadele etmelisiniz. Bu hem bir hakkınız hem de görevinizdir.
- AİHM başvurusu yapmak size hiçbir şey kaybettirmez, başvurmak ücretsizdir, başvurunuz kabul edilmezse mevcut durumunuzda bir değişiklik olmaz ama kabul olursa çok şey kazanabilirsiniz.
- Yapacağımız başvurular neticesinde verilecek bir ihlal kararı sadece sizin değil, aynı durumda olan yüzlerce insanın hayatını değiştirecek bir etki yaratacağı unutulmamalıdır.
O nedenle hiçbir şekilde ümitsizliğe düşmeden hukuki mücadelenin son aşaması olan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvuru yapılmalıdır..
İletişim Bilgileri
- Telefon Numarası : 0 (530) 833 45 88
- E-Posta Adresi : av.secililaydasonmez@gmail.com
- Adres : Adalet Mah. Manas Bulv. No:44 Ata Plaza A Blok Kat : 3 Daire : 7 Bayraklı-İZMİR
- Mesai Saatleri : Hafta içi 09.00 – 18.00






