İzale-i Şüyu (Ortaklığın Giderilmesi) Davası
İçindekiler
- 1 Ortaklık Türleri Nelerdir?
- 2 İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi) Davasının Hukuki Dayanağı
- 3 İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi) Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
- 4 İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi) Davasında Süreç
- 5 İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi) Davasında Muhdesat İddiası
- 6 Sonuç
- 7 İletişim Bilgileri
İzale-i Şuyu bir diğer adıyla Ortaklığın Giderilmesi Davası, taşınır veya taşınmaz malların paylı veya elbirliği mülkiyetine tabi olduğu durumlarda, ortaklar veya paydaşlar arasındaki birlikte mülkiyet ilişkisinin sona erdirilmesini ve bireysel mülkiyete geçişi sağlayan ya da malın satışıyla elde edilen bedelin adil bir şekilde dağıtılmasını amaçlayan özel bir hukuki süreçtir.
Ortaklığın giderilmesi davasında talep halinde öncelikle, ortak mülkiyete konu olan malın, ortaklar arasında pay oranlarına göre bölünmesi (aynen taksimi) yani aynen taksim yöntemiyle ortaklığın sona erdirilmesi durumu değerlendirilmektedir. Ancak, hem ortak mülkiyet konusu malın niteliği hem de paydaşların durumu gibi faktörler, ortak malın doğrudan bölünmesini (aynen taksimi) engelliyorsa, bu durumda ortak mülkiyet konusu malın satılmasına ve elde edilen bedelin, paylara uygun şekilde ortaklar arasında paylaştırılmasına karar verilir.
Kısaca belirtmek gerekirse Ortaklığın Giderilmesi Davası; paylı (iştirak halinde) ya da elbirliği (iştirak halinde) ile mülkiyete konu olan taşınmaz veya taşınır mallarda paydaşlar/ortaklar arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan iki taraflı bir dava türüdür.
Ortaklık Türleri Nelerdir?
Bir taşınmazın sahibi tek bir kişi ise burada tam (ferdi) mülkiyet söz konusu olur ve bir ortaklıktan bahsedilemez. Bir taşınmaza birden fazla kişi aynı anda sahipse söz konusu taşınmazda ortaklığın bulunduğundan bahsedilebilir. Bu şekildeki ortaklığı ikiye ayırmak mümkündür.
Elbirliği (İştirak Halinde) Mülkiyeti
Türk Medeni Kanunu’nun 701. Maddesinde ‘’Kanun veya kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti, elbirliği mülkiyetidir.’’ şeklinde tanımlanmıştır. Elbirliği mülkiyetinde elde edilen mal, paylara bölünmemektedir. Hissedarlar arasında ortaklık söz konusudur.
Paylı (İştirak Halinde) Mülkiyet
Türk Medeni Kanunu’nun 688. Maddesinde ‘’Paylı mülkiyette birden çok kimse, maddi olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla maliktir.’’ şeklinde tanımlanmıştır. Paylı mülkiyette bir mal üzerinde hissedarların belli oranlarda payları bulunmaktadır.
İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi) Davasının Hukuki Dayanağı
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 698, 699 ve 700. maddelerinde İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi) Davası hakkında düzenlemelere yer verilmiştir.
Madde 698 – Paylaşma İstemi
Hukukî bir işlem gereğince veya paylı malın sürekli bir amaca özgülenmiş olması sebebiyle paylı mülkiyeti devam ettirme yükümlülüğü bulunmadıkça, paydaşlardan her biri malın paylaşılmasını isteyebilir.
Paylaşmayı isteme hakkı, hukukî bir işlemle en çok on yıllık süre ile sınırlandırılabilir. Taşınmazlarda paylı mülkiyetin devamına ilişkin sözleşmeler, resmi şekle bağlıdır ve tapu kütüğüne şerh verilebilir.
Uygun olmayan zamanda paylaşma isteminde bulunulamaz.
Madde 699 – Paylaşma Biçimi
Paylaşma, malın aynen bölüşülmesi veya pazarlık ya da artırmayla satılarak bedelinin bölüşülmesi biçiminde gerçekleştirilir.
Paylaşma biçiminde uyuşma sağlanamazsa, paydaşlardan birinin istemi üzerine hakim, malın aynen bölünerek paylaştırılmasına, bölünen parçaların değerlerinin birbirine denk düşmemesi hâlinde eksik değerdeki parçaya para eklenerek denkleştirme sağlanmasına karar verir.
Bölme istemi durum ve koşullara uygun görülmezse ve özellikle paylı malın önemli bir değer kaybına uğramadan bölünmesine olanak yoksa, açık artırmayla satışa hükmolunur. Satışın paydaşlar arasında artırmayla yapılmasına karar verilmesi, bütün paydaşların rızasına bağlıdır.
Madde 700 – İntifa Hakkı Sahibinin Durumu
Bir paydaşın kendi payı üzerinde intifa hakkı kurması halinde, diğer paydaşlardan biri intifa hakkının kurulduğunun kendisine tebliğinden başlayarak üç ay içinde paylaşma isteminde bulunursa; satış yoluyla paylaşmada intifa hakkı, buna ilişkin paya düşecek bedel üzerinde devam eder.
İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi) Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Ortaklığın giderilmesi davası sulh hukuk mahkemesi tarafından görülür. Yetkili mahkeme ise taşınır ve taşınmaz mallar tereke ile ilgili ise dava miras bırakanın son ikametgah adresinin bulunduğu yerde açılır. Eğer tereke ile ilgili bir dava değilse bu durumda yetkili mahkeme taşınmaz mallarda taşınmaz malının bulunduğu yerdeki sulh hukuk mahkemesi iken taşınır mallarda ise uyuşmazlık konusu malvarlığı unsurunun bulunduğu yerde bulunan sulh hukuk mahkemesidir.
İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi) Davasında Süreç
- Noter veya Sulh Hukuk Mahkemesinden mirasçılık belgesi veraset ilamı alınır.
- Miras malları tespit edilir. Tespit yapılamıyor ise Terekenin Tespiti Davası açılır.
- Mirasçıların kendi arasında anlaşması halinde Miras Taksim Sözleşmesi akdetmek suretiyle paylaşım gerçekleştirilir.
- Mirasçılar kendi aralarında anlaşamıyor ise İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi) Davası açılma yoluna gidilir.
- Aynen taksim mümkün ise mallar, mirasçılar arasında aynen paylaştırılır.
- Aksi takdirde ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilir.
- Satış sonrasında elde edilen tutar tüm mirasçılar arasında paylaştırılır.
Bu konu hakkında daha detaylı bilgi edinmek için “İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi) Davası Dilekçe Örneği” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi) Davası Karar Türleri Nelerdir?
İzale-i Şuyu davalarında iki türlü karar verilmektedir. Bunlar;
Aynen Taksim Yoluyla Ortaklığın Giderilmesi
Aynen taksim yöntemi, Taşınır veya taşınmaz malın mirasçılar arasında değerleri eşit olacak şekilde aynen bölünmesidir. Ortaklığın giderilmesi davalarında mahkemece malın aynen bölünerek paylaştırılmasına karar verilebilmesi için öncelikle taşınmazın yüzölçümü, niteliği, pay ve paydaş sayısı ve tarım arazilerinin niteliği ile imar mevzuatına göre aynen taksimin mümkün olup olmadığının araştırılması gerekir. Taşınmazın önemli ölçüde bir değer kaybına uğraması söz konusu ise aynen bölünerek paylaştırılmasına karar verilemez. Keza paydaşlar rıza göstermedikleri takdirde taşınmazın bir bölümü paylı bırakılamaz. Bu nedenle de genellikle uygulamada aynen taksim yöntemi karşımıza çok fazla çıkmamaktadır.
Satış Yoluyla Ortaklığın Giderilmesi
Taşınır veya taşınmaz malın icra yoluyla satılarak satış sonrası bedelinin paydaşlar arasında eşit şekilde bölüştürülmesidir. Taşınmazın öncelikle aynen taksimi mümkün değilse veya paydaşlar aynen taksim suretiyle ortaklığın giderilmesini talep etmemişlerse ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilir. Burada da paydaşların eğer hepsi kabul ederse (oy birliği ile) satışın paydaşlar arasında yapılması mümkündür. Ancak kabul etmezlerse de bu durumda satış umumi/halka açık olarak gerçekleştirilir. Taşınmaz malın satışı, mahkeme vasıtasıyla değil satış memurluğu tarafından yapılır. Satış açık arttırma yoluyla yapılmalıdır.
İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi) Davasında Muhdesat İddiası
Muhdesat iddiası ya İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi) Davasında ya da Kamulaştırılma Davalarında ileri sürülebilen bir iddiadır. Bu davalarda maliklerden her biri, taşınmaz üzerindeki yapının kendisine ait olduğunu ileri sürebilir, yani muhdesat iddiasında bulunabilir.
Taraflardan, yani maliklerden biri muhdesat iddiasında bulunur ise hakim, öncelikle diğer taraflara bu iddiayı kabul edip etmediklerini sorar. Eğer taraflar, muhdesat iddiasını kabul ederse ortada bir sorun kalmayacak ve o yapının, muhdesat iddiasında bulunan tarafa ait olduğu kabul edilerek Mahkemece bir hüküm kurulacaktır. Ancak taraflardan biri dahi, muhdesat iddiasını kabul etmez ise Mahkeme, muhdesat iddiasında bulunan tarafa, muhdesat aidiyetinin tespiti davası açması için kesin süre verecektir. Verilen süre içerisinde muhdesat aidiyeti davası açılır ise işbu dava, ortaklığın giderilmesi davası yönünden bekletici mesele yapılacaktır. Yani ortaklığın giderilmesi davasının karara çıkması için, muhdesat aidiyeti davasının sonuçlanması beklenecektir. Verilen süre içerisinde muhdesatın aidiyeti davası açılmaz ise mahkeme, ortaklığın giderilmesi davasına muhdesat iddiası yokmuş gibi devam edecektir.
Sonuç
Yukarıda özetle bahsettiğimiz bu davalar çokça teknik, hukuki bilgi ve donanım gerektirmektedir. Aynı zamanda birkaç yıl süren davalardan olması nedeniyle bizimle İLETİŞİM geçebilirsiniz.
İletişim Bilgileri
- Telefon Numarası : 0 (530) 833 45 88
- E-Posta Adresi : av.secililaydasonmez@gmail.com
- Adres : Adalet Mah. Manas Bulv. No:44 Ata Plaza A Blok Kat : 3 Daire : 7 Bayraklı-İZMİR
- Mesai Saatleri : Hafta içi 09.00 – 18.00