Adli Para Cezası
İçindekiler
- 1 Adli Para Cezası Kaç Çeşittir?
- 2 Kimler Adli Para Cezasından Faydalanabilir?
- 3 Adli Para Cezasının Avantajları
- 4 Adli Para Cezası Hesaplanması ve Taksitlendirmesi Nasıl Yapılır?
- 5 Adli Para Cezası Nasıl Ödenir?
- 6 Adli Para Cezasının Ödenmemesi Durumu
- 7 Adli Para Cezasında Af, Erteleme, İndirim ve Koşullu Salıverme
- 8 Adli Para Cezasına Nasıl İtiraz Edilir?
- 9 Adli Para Cezası Sicile İşler Mi?
- 10 Adli Para Cezası Memuriyete Engel mi?
- 11 Sonuç
- 12 İletişim Bilgileri
Türk Ceza Kanunu’nun 52/1 maddesine göre; Adli para cezası, bir suçun cezası olarak mahkemece belirlenen gün sayısı kadar hesaplanan bir meblağın hükümlü tarafından Devlet Hazinesine ödenmesini gerektiren bir ceza yaptırımıdır.
TCK’ya (Türk Ceza Kanunu) göre işlenen bir suç karşılığında hapis ve adli para cezası olmak üzere iki tür ceza yaptırımı uygulanabilmektedir. Adli para cezasına bir suçun cezası olarak yalnızca mahkemeler tarafından hükmedilebilir. Diğer tüm devlet kurumlarının verdiği para cezaları idari para cezası niteliğindedir. Adli para cezası, idari para cezasından farklı olarak ödenmediğinde hapis cezasına dönüşebilecek bir yaptırım türüdür. İdari Para Cezası, suç karşılığında verilen bir ceza olmadığı için ödenmediği zaman hapis cezasına çevrilemez.
Bu konu hakkında daha detaylı bilgi edinmek için “Türk Ceza Kanunu” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Adli Para Cezası Kaç Çeşittir?
Adli para cezası; Doğrudan Hükmedilen adli para cezası, Seçenek Yaptırım Olan adli para cezası, Hapis Cezasına Çevrilen adli para cezası ve Hapis Cezası İle Birlikte Hükmedilen adli para cezası olarak Türk Ceza Kanunu’ndaki düzenlemeler mucibinde dört farklı şekilde uygulanmaktadır.
TCK’daki düzenlemeye göre yargılanan bir kişiye dört farklı şekilde adli para cezası verilebilir:
- Doğrudan Hükmedilen Adli Para Cezası
- Seçimlik Ceza Olan Adli Para Cezası
- Hapis Cezasından Çevrilen Adli Para Cezası
- Hapis Cezası ile Birlikte Hükmedilen Adli Para Cezaları
Doğrudan Hükmedilen Adli Para Cezası: Kanun bazı suçlar açısından yaptırım olarak adli para cezasını öngörmüştür. TCK’da herhangi bir suçun karşılığı doğrudan adli para cezası olarak düzenlenmiş ise hakim hapis cezası değil, doğrudan adli para cezasına hükmetmek zorundadır. Örneğin, taksirle çevrenin kirletilmesi suçu, TCK 182/1 maddesinde “Çevreye zarar verecek şekilde, atık veya artıkların toprağa, suya veya havaya verilmesine taksirle neden olan kişi, adli para cezası ile cezalandırılır.” şeklinde doğrudan adli para cezasını gerektiren bir suç tipi olarak düzenlenmiştir.
Seçimlik Ceza Olan Adli Para Cezası: TCK’da herhangi bir suçun karşılığı olarak hapis cezası veya adli para cezası yaptırımlarından yalnız birinin uygulanması seçimlik olarak öngörüldüğünde hükmedilen adli para cezası, seçimlik ceza olan adli para cezasıdır.
Örneğin, TCK 86/2 maddesinde
“Kasten yaralama fiilinin kişi üzerindeki etkisinin basit bir tıbbî müdahaleyle giderilebilecek ölçüde hafif olması hâlinde, mağdurun şikâyeti üzerine, dört aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.”
şeklinde adli para cezası ile hapis cezasını seçimlik yaptırım olarak düzenlemiştir.
Hapis Cezasından Çevrilen Adli Para Cezası: Kısa süreli hapis cezalarına seçenek (alternatif) yaptırım olarak hükmedilen adli para cezalarıdır. Kasten işlenen suçlarda bir yıl veya daha az süreli hapis cezaları, adli para cezasına çevrilebilir (TCK m.50/1-a). Taksirle işlenen suçlarda ise ceza miktarına bakılmaksızın tüm cezalar (Örnek; ölümlü trafik kazası neticesinde 2 yıl 6 ay ceza verilse bile) adli para cezasına çevrilebilir.
Hapis Cezası ile Birlikte Hükmedilen Adli Para Cezaları: TCK’da bazı suçlar açısından hem hapis hem de adli para cezasının birlikte uygulanması öngörülmüştür. Örneğin; dolandırıcılık suçunda, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ve beş bin güne kadar adlî para cezasına hükmedilir, yani her iki cezaya birlikte hükmedilir.
Adli para cezasının infazında “gün para cezası sistemi” uygulanmaktadır. Bu sistemde failin günlük kazancının belli bir bölümünün para cezası olarak tespiti yoluna gidilir. Türk hukukunda geçerli olan klasik para cezası sistemi terk edilerek, gün para cezası sistemine geçilmiştir.
Kimler Adli Para Cezasından Faydalanabilir?
Adli para cezasından faydalanabilmek için bazı şartların bir araya gelmesi gerekmektedir:
- Suçun kasten işlenmiş olması ve cezasının bir yıl veya daha az süreli hapis cezası olması.
- Hâkim, dosyadaki tüm delilleri ve koşulları değerlendirerek adli para cezasına hükmetme yetkisine sahiptir.
- Suçun türü ve işleniş biçimi, adli para cezasına çevrilebilme kararını etkileyen önemli faktörlerdir.
Hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi ancak kısa süreli hapis cezalarında gündeme gelir. TCK M.49/2 uyarınca;
“Hükmedilen bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, kısa süreli hapis cezasıdır.”
TCK M.50/1-A uyarınca kısa süreli hapis cezası; suçlunun kişiliğine, sosyal ve ekonomik durumuna, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özelliklere göre; adli para cezasına çevrilebilir.
Öncelikle, hapis cezasına çarptırılan kişinin belirli bir süredir cezaevinde kalması gerekmektedir. Eğer aynı suç nedeniyle hüküm giyen kişi, hapis cezasının infazına başlamışsa ve belirli bir süre geçmemişse, bu durumda adli para cezasına çevrilmesi mümkün olmayabilir. Ancak, hapis cezası verilen kişi, infazın ardından belirli süre içinde, adli para cezasına dönüşüm için başvuruda bulunabilir.
Ayrıca, hapis cezasının adli para cezasına çevrilebilmesi için, söz konusu suçun niteliği büyük bir önem taşımaktadır. Örneğin, bazı suçlar, yasalar gereği hapis cezasına çevrilemezken, birçok diğer suç için bu geçerli olabilir. Bu bağlamda, şeytanın detaylarda gizli olduğunu unutmamak gerekir. Suçun ağırlığı, mağdurun durumuna ve diğer unsurlara bağlı olarak mahkeme kararını etkileyebilir.
Bir diğer önemli kriter ise, sanığın sabıka kaydının durumudur. Eğer sanığın daha önce benzer suçlardan ceza almamışsa, adli para cezasına çevrilme ihtimali artar. Özellikle ilk defa suç işleyen kişilerde, mahkemelerin uyguladığı daha esnek bir yaklaşım gözlemlenebilir.
Hapis cezasının adli para cezasına çevrilebilmesi için, ceza miktarının ve süresinin, hapis cezasının yerini alabilmesi açısından uygun olması gerekmektedir. Genellikle, hapis cezasının süresi ile orantılı bir adli para cezası belirlenir. Bu hususlar göz önünde bulundurulduğunda, hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi süreci belirli bir disiplin ve dikkat gerektiren bir süreç olmaktadır.
Hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi şartları; suçun niteliği, sanığın ceza ve sabıka geçmişi gibi unsurların detaylı bir değerlendirmeye tabi tutulmasıyla belirlenir. Bu unsurların her biri, hukuk sisteminin ince eleyip sık dokuduğu durumlar arasında yer alır.
Adli Para Cezasının Avantajları
Adli para cezasının, hapis cezasına göre birçok avantajı bulunmaktadır:
- Adli para cezası sayesinde hükümlü, cezaevinde yatma riskinden kurtulur.
- Hapis cezası, kişinin sosyal hayatını ve iş hayatını olumsuz etkilerken, adli para cezası bu etkileri en aza indirir.
- Hapis cezası, hükümlünün ve ailesinin ekonomik durumunu olumsuz etkilerken, adli para cezası bu etkileri sınırlar.
Adli Para Cezası Hesaplanması ve Taksitlendirmesi Nasıl Yapılır?
Adli para cezası bakımından gün para cezası sistemi esastır. Hakim öncelikle, işlenen suç karşılığı olarak kanunda öngörülmüş bulunan sınırlar arasında bir gün birimini belirleyecektir. Bu belirleme sırasında TCK M.61/1 göz önünde tutulacaktır.
Mahkeme kararında, adli para cezasının taksitlendirmesi nasıl yapılmalıdır sorusuna yanıt verilmeli, peşin veya taksitle ödenme şekli ve süresi açıkça belirtilmelidir.
Bir suçun karşılığı olarak ne kadar adli para cezasına hükmedileceği her suça ilişkin kanun maddesinde ayrı ayrı düzenlenmiştir. Ancak adli para cezasına ilişkin genel hükümler 5237 sayılı TCK’nın 52. maddesinde şu şekilde düzenlenmiştir:
TCK m.52
(1) Adli para cezası, beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde yediyüzotuz günden fazla olmamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan meblağın hükümlü tarafından Devlet Hazinesine ödenmesinden ibarettir.
(2) En az yüz ve en fazla beşyüz Türk Lirası olan bir gün karşılığı adli para cezasının miktarı, kişinin ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak takdir edilir.
(3) Kararda, adli para cezasının belirlenmesinde esas alınan tam gün sayısı ile bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ayrı ayrı gösterilir.
(4) Hakim, ekonomik ve şahsi hallerini göz önünde bulundurarak, kişiye adlî para cezasını ödemesi için hükmün kesinleşme tarihinden itibaren bir yıldan fazla olmamak üzere mehil verebileceği gibi, bu cezanın belirli taksitler halinde ödenmesine de karar verebilir. Taksit süresi iki yılı geçemez ve taksit miktarı dörtten az olamaz. Kararda, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen adlî para cezasının hapse çevrileceği belirtilir.
DİKKAT : 2025 yılı Adli para cezasının miktarı 8. Yargı paketi ile adli para cezası günlük en az 100 ve en fazla 500 TL olarak düzenlenmiştir.
Adli Para Cezası Nasıl Ödenir?
Adli para cezasına hükmeden mahkeme maddi durumunuza göre verdiği para cezasının tek seferde veya taksitle ödenmesini kararlaştırabilir. Karar kesinleştikten sonra, kararı veren mahkeme, hükmedilen adli para cezasının tahsili için aynı adliyedeki İnfaz Savcılığı’na bir yazı yazar. İnfaz Savcılığı, mahkemenin kendisine gönderdiği yazının muhteviyatına göre, hükmedilen adli para cezasının taksitle veya peşin ödenmesi için ilgilisine “Adli Para Cezası Ödeme Emri” gönderir.
İnfaz Savcılığı’nın göndereceği Para Cezası Ödeme Emri adresinize tebliğ edilir. Ödeme emrinin size tebliğinden itibaren hükmedilen adli para cezasını 30 gün içerisinde ödemeniz gerekir. Bu ödeme emrini aldığınızda Adliyede bulunan Cumhuriyet Savcılığı İnfaz Bürosu’na başvurmanız ve infaz kaleminden ilgili Vergi Dairesi’ne hitaben yazılmış bir yazı almanız gereklidir. İnfaz Bürosu’nun verdiği yazıyla Vergi Dairesi’ne ödeme yapıldıktan sonra yapılan ödemeye dair dekont temin edilerek Cumhuriyet Savcılığı İnfaz Bürosu’na teslim edilmelidir.
DİKKAT : Adli para cezasının internetten ödenmesi mümkün değildir.
DİKKAT : Adli para cezası, suçun mağduruna ödenmez, sanıktan tahsil edilen adli para cezası devlet hazinesine ödenir.
Adli Para Cezasının Ödenmemesi Durumu
Hükümlünün, hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir. Adli para cezasının hapse çevrileceği mahkeme ilamında yazılı olmasa bile Cumhuriyet Başsavcılığınca ödenmeyen adli para cezası bakımından hapse çevrilebilecektir.
Mahkeme kararı ile adli para cezasının ödenmesine ilişkin olarak mahkeme tarafından taksitle ödenmesine karar verilmesi durumunda taksitle ödeme yapılabilmektedir. Ancak Mahkeme tarafından adli para cezasının taksitle ödenebileceğine ilişkin herhangi bir karar yok ise 5275 sayılı kanunun 106 maddesinde
“Hükümde, adlî para cezası takside bağlanmamış ise, bir aylık süre içinde adlî para cezasının üçte birini ödeyen hükümlünün isteği üzerine geri kalan kısmının birer ay ara ile iki eşit taksitte ödenmesine izin verilir. İlk taksitin süresinde ödenmemesi hâlinde, verilen ikinci takside ilişkin izin hükümsüz kalır.”
Ayrıca yine aynı kanunun 106 maddesinin 7. fıkrasında
“Adlî para cezası yerine çektirilen hapis süresi üç yılı geçemez. Birden fazla hükümle adlî para cezalarına mahkûmiyet hâlinde bu süre beş yılı geçemez.”
Adli Para Cezasında Af, Erteleme, İndirim ve Koşullu Salıverme
Türk Hukuk Sisteminde adli para cezaları bakımından kural olarak af söz konusu değildir.
Türk Ceza Kanununun 51. maddesinde hapis cezalarının ertelenmesi konusunda bir düzenleme yapılmıştır. Erteleme müessesesi kişinin aldığı cezanın nasıl, ne şekilde, hangi araçlarla infaz edileceği konusundadır. Erteleme kararı ile başka bir infaz şekli belirlenerek sanığa verilen hapis cezasının ceza infaz kurumunda çektirilmemesine karar verilebilecektir. Ancak hapis cezalarının infazı ile ilgili olan erteleme kararının adli para cezalarında uygulanması mümkün değildir. Bir başka deyişle adli para cezalarında TCK m.51 hükmü uyarınca erteleme kararı verilebilmesi mümkün değildir.
Fakat kanun koyucu adli para cezalarına ilişkin olarak başka düzenlemeler yaparak kişilere bazı imkanlar tanımıştır:
TCK m. 52/4 kapsamında;
“Hakim, ekonomik ve şahsi hallerini göz önünde bulundurarak, kişiye adlî para cezasını ödemesi için hükmün kesinleşme tarihinden itibaren bir yıldan fazla olmamak üzere mehil verebilir.”
denmiştir. Dolayısıyla sanık mahkeme aşamasında hakimden adli para cezasını ödeme hususunda 1 yıllık süre talep edebilir. Gerekçelerini ileri sürebilir. Mahkemenin kişiye bir yıllık süre vermesi halinde; kişi bir yılın dolması ile kararda belirtilen adli para cezası tutarını ödemek zorundadır.
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 106/9. Maddesi uyarınca adli para cezasından çevrilen hapsin infazı ertelenemez ve bunun infazında koşullu salıverilme hükümleri uygulanmaz. Hapse çevrilmiş olmasına rağmen hak yoksunlukları bakımından esas alınacak olan adlî para cezasıdır.
DİKKAT : Mahkumun işlediği suç nedeniyle gözaltında ve tutuklulukta geçirdiği süreler mahsup edilerek adli para cezasından düşürülür.
Adli Para Cezasına Nasıl İtiraz Edilir?
Adli para cezası, ceza mahkemeleri tarafından verilen bir cezadır. Ceza mahkemeleri tarafından hükmedilen kararlara karşı itiraz veya istinaf kanun yollarına başvurmak mümkündür. Ancak, adli para cezası aleyhine temyiz kanun yoluna başvurulamaz. İstinaf başvurusu üzerine bölge adliye mahkemesinin verdiği karar kesindir. İtiraz ve istinaf kanun yollarına ancak kanunun belirlenen süreler içerisinde başvurulabilir. İnfaz aşamasına gelmiş adli para cezası aleyhine itiraz, istinaf veya temyiz yoluna başvurmak mümkün değildir. Sadece şartları varsa olağanüstü kanun yollarına başvurulabilir.
Adli para cezasına itiraz, verilen adli para cezası hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararı verilmesi halinde mümkündür. Hakkında HAGB kararı verilen hükümlü mahkumiyet hükmüne itiraz edebilir. İtiraz başvurusu için herhangi bir miktar sınırı yoktur. HAGB kararına itirazı Ağır Ceza Mahkemesi inceler.
Adli para cezası aleyhine istinaf kanun yolu ise HAGB kararı dışındaki mahkeme kararları için mümkün olmakla birlikte, doğrudan hükmedilen adli para cezası için istinaf sınırı mevcuttur. Adli para cezası istinaf sınırı 2025 yılı için 15.000 (on beş bin) TL’dir. İstinaf sınırı, yalnızca “doğrudan” hükmedilen 15.000 TL ve altındaki adli para cezaları için geçerlidir. Yani, doğrudan verilen 15.000 TL (dahil) ve altındaki adli para cezaları istinaf yoluna gidilemez, yerel mahkemenin verdiği karar kesindir. Fakat, hapis cezasından çevrilen adli para cezaları için istinaf sınırı yoktur. Hapis cezasından çevrilen adli para cezalarının miktarı ne olursa olsun, isterse 15.000 TL’nin altında olsun, bu cezalar aleyhine her zaman istinaf başvurusu yapılabilir.
DİKKAT : Adli Para Cezasının Miktarı ne olursa olsun adli para cezasına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları temyiz edilemez
DİKKAT : Mahkemenin vermiş olduğu adli para cezası yaptırımına itiraz etmek mümkündür. Çünkü bu cezalar mahkeme tarafından verilir ve mahkeme kararına itiraz etme hakkı da bulunmaktadır. Adli para cezasına itiraz, zamanla sınırlı ve karmaşık bir süreç olduğu için bizimle İLETİŞİM geçiniz.
Adli Para Cezası Sicile İşler Mi?
Adli para cezası adli sicil kaydına işlenmektedir. Adli sicil kaydı ile birlikte, işlenen suç karşılığı olarak adli para cezası sabıka kaydında gözükür. Adli para cezasının tek seferde ödenmesi veya son taksitinin ödenmesi ile birlikte ceza infaz edilmiş sayılacağından, Adli Sicil ve İstatistik Müdürlüğü tarafından adli para cezasına ilişkin adli sicil kaydı silinecektir.
DİKKAT : Kendiliğinden silinmeyen kayıtlar için Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünden bunun dilekçeyle talep edilmesi gerekir.
Adli Para Cezası Memuriyete Engel mi?
Adli para cezasının memuriyet üzerinde etkisine gelecek olursak; 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48’inci maddesinde devlet memurluğuna alınacaklarda bulunması gereken genel ve özel şartlar düzenlenmiştir. 48’inci maddenin 1’inci fıkrasının A bendinin 5’inci alt bendi;
“Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olmamak.”
şeklinde düzenlenmiştir. Görüleceği üzere devlet memurluğuna alınmada adli para cezasına mahkum olanların durumunu bir yıldan fazla hapis cezası alanlar ve kanunda tahdidi olarak sayılan suçlardan dolayı mahkum olanlar bakımından ayrı ayrı incelenmesi gerekmektedir. Maddeden de anlaşılacağı üzere kasten işlenen bir suçtan dolayı bir hükmolunan bir yıl veya daha fazla süreli hapis cezası adli para cezasına çevrildiği takdirde devlet memurluğuna alınmada engel bir durum ortaya çıkmayacaktır. Maddede adli para cezalarının kamu görevine girmeye engel teşkil edeceğine dair bir hüküm yer almamaktadır.
Sonuç
Adli para cezası Türk ceza yaptırımlarından biridir. Maddi özellikli olan bu yaptırım taksirli ve kasıtlı suçlarda uygulanır. Uygulamanın yapılması için mahkemece bu yönde karar verilmesi gerekir. Bu sayede belirlenen sürede ceza ödemesi yapılarak suç karşılığı ödenmiş olur. Ayrıca aklınıza takılan sorularınız kalırsa bizim ile İLETİŞİM geçiniz.
İletişim Bilgileri
- Telefon Numarası : 0 (530) 833 45 88
- E-Posta Adresi : av.secililaydasonmez@gmail.com
- Adres : Adalet Mah. Manas Bulv. No:44 Ata Plaza A Blok Kat:3 Daire:7 Bayraklı-İZMİR
- Mesai Saatleri : Hafta içi 09.00 – 18.00